Site Rengi

HABER ÖZETİ
Pazar günü seçimler iptal edilirse ne olacak?.
ABD Başkanı Biden ile görüşmenin bedeli 500 bin dolar…
CHP’deki Kule Paralar skandalı Eko Başkanı fena köşeye sıkıştırdı!.
İnce’den Özel’e salvador!. SENİN DEMLENDİĞİNİ O ZAMANLARDAN BELLİYDİ!.
Seçim günü hava nasıl olacak?.
İYİ Parti lideri Akşener’den İmamoğlu ve Yavaş’a hainlik suçlaması!.
Altın fiyatları tüm zamanların rekorunu kırarak 2 bin 300 lirayı geçti..
Fatih Erbakan AK Parti’ye İstanbul adayını geri çekmek için şartlarını açıkladı!.
Seçim öncesi Sinan Oğan’dan AK Parti’ye destek açıklaması..
Seçim öncesi doğalgaz ve elektriğe “Zam Yok” açıklaması…
Emeklilere promosyon ödemelerine özel bankalarda dahil oldu..
Eylem Tok’un ehliyetsiz züppe oğluna defalarca hız cezası kesilmiş, okula arabasıyla gidiyormuş!.
Seçim günü oy kullanmaya gitmeyenlere uygulancak cezai işlem açıklandı!.
Seks skandalı sonrası Karabük Üniversitesi’nden yabancı öğrencilere sağlık raporu şartı!.
Yeniden Refah Partisi Ankara İl Teşkilatı topluca istifa edip AK Parti’ye katıldı!.
76 bin deprem ve afet konutu hak sahiplerine teslim edildi..
Emeklilere promosyon ödemeleri yarından itibaren başlıyor..
Ali Koç’tan kongreye çağrı: Gelin 2 Nisan’da Fenerbahçe’yi ligden çekelim!.
CHP’deki Kemalciler “SENİ SIRTINDAN HANÇERLEYENE OY YOK” pankartı ile İmamoğlu’na isyan bayrağı açtı!.
CHP’deki para kulelerinin gizemi ortaya çıktı!. Eko Başkan Bay Kemal’i devirmek için balya baya rüşvet dağıtmış!.
CHP’deki para kuleleri skandalında ses kayıtları ifşa oldu!.
Gazze’deki ateşkes çıkmaz girdi!. Kahpe İsrail heyeti Doha’dan ayrıldı!.
Kahpe İsrail şimdi de çadırlara sığınan Filistinlileri bombalıyor!.
Belçika’daki PKK’lı köpeklerin Türklere neden saldırdıkları belli oldu…
Pandemi uyarısı!. Yeniden kapanma olacak mı?.
Çiftçiler Brüksel’i savaş alanına çevirdiler!.
Hazırlık maçında Avusturya’dan 6 gol yedik!.
Kuveyt Dinarı değerli para birimi seçildi.. TL’nin tam 100 katı!.
Karabük Üniversitesi’ndeki fuhuş skandalı büyümeye devam ediyor!. Fuhuş şebekesi kurulduğu ortaya çıktı!.
MHP’li vekilden zam haberi bekleyen emeklilere ek iş tavsiyesi!. HER ŞEYİ DEVLETTEN BEKLEMEYİN!.
DOLAR 32,3583
EURO 34,9921
ALTIN 2.326,20
BIST 9.112,33

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan kaset kumpası olayında Kılıçdaroğlu’na çok sert Rusya tepkisi! “Utan utan!.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan kaset kumpası olayında Kılıçdaroğlu’na çok sert Rusya tepkisi! “Utan utan!.”

Sultangazi mitinginde konuşan Başkan Recep Tayyip Erdoğan, ‘Bay Bay Kemal Rusya’ya da sataşmaya başladı. Türkiye’deki seçimleri Rusya yönlendiriyormuş, utan utan. Ben de kalkıp seçimleri ABD yönlendiriyor, Almanya, Fransa, İngiltere yönlendiriyor desem ne diyeceksin?’ dedi.

Partisince Sultangazi’deki Sultançiftliği Merkez Camisi’nin önünde düzenlenen mitingde halkı selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cengiz Kurtoğlu’nun “Duyanlara Duymayanlara” şarkısına eşlik etti.

Erdoğan, Sultangazi’yi çok sevdiğini, mitinge katılımın 50 bin kişi olduğunu, bu sayının içinde mitinge gelirken yolların etrafında bekleyen vatandaşların olmadığını belirtti.

Sultangazi’ye ne zaman gelse böyle coşku ve heyecan gördüğünü dile getiren Erdoğan, “Bugün burada Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nde gerçekleştirdiğimiz mitingin adeta devamını görüyoruz. Geçtiğimiz pazar günü tarihi bir katılımla gerçekleştirdiğimiz Büyük İstanbul Mitingi’nde bu kardeşinize verdiğiniz destek için sizlere teşekkür ediyorum. Cumhur İttifakı’na verdiğiniz destek için sizlere teşekkür ediyorum. Fatih’in emaneti İstanbul bir kez daha bakın burası çok önemli, ‘Zulüm 1453’te başladı’ diyenlere cevabını vermiştir. Sultangazi’yle beraber İstanbul’un pazar günü sandıkları patlatarak bu cevabı cümle aleme ilan edeceğine inanıyorum.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim günü yaklaştıkça karşılarındaki koalisyon masasının nasıl bir intikam, hırs ve rövanş duygusuyla hareket ettiğinin daha iyi anlaşıldığını dile getirerek, “Biliyorsunuz daha önce masadan kalkan bir ortaklarına yapmadıklarını, demediklerini bırakmamışlardı değil mi? Sonra da eskiden kendi partilerinden aday yapıp karşımıza çıkardıkları bir isme etmedik zulüm bırakmadılar. Maalesef CHP’de 10 Mayıs 2010’dan 10 Mayıs 2023’e kadar hiçbir şeyin değişmediği anlaşılıyor.” diye konuştu.

“ŞİMDİ DE AYNI YÖNTEMLE DEVLETİN YÖNETİMİNİ ELE GEÇİRMEK İSTİYORLAR”

Siyasetin bu kadar çirkinleştirilmesini kabul edemeyeceklerini, ülkede daha önce bu yöntemle siyasi partilerin ele geçirildiğini söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

“Anlaşılan o ki şimdi de aynı yöntemle devletin yönetimini ele geçirmek istiyorlar. Buradan açık söylüyorum, Meral Hanım’ı masadan kalktığında üç günde tıpış tıpış oraya döndüren de Muharrem İnce’yi seçime üç gün kala adaylıktan çektiren de aynı güçtür. Kandil’i bay bay Kemal’in amigosu haline getiren de FETÖ’cüleri masanın kasetçisi haline getiren de aynı güçtür. Batı medyasını, masanın basın bültenine dönüştüren de ülkemizin milli çıkarlarını sosyal medya mecralarının mezesi haline dönüştüren de aynı güçtür. Sanmayın ki bu güç Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Bu kişi sadece kendisine teslim edilen her kurumu batıran, her partiyi yenilgiden yenilgiye koşturan bir maşadır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “İsterseniz önce bu yıkım koalisyonunun ne olduğunu şöyle görüntüleriyle bir izleyelim” sözlerinin ardından, vatandaşlara CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile geçmişte programına katıldığı Savaş Ay’ın hastaneler ve SSK konusundaki diyaloğunun yer aldığı görüntüler izletildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisince Sultangazi’deki Sultançiftliği Merkez Camisi’nin önünde düzenlenen mitingde, merhum gazeteci Savaş Ay’ın SSK hastanelerine dair geçmişte yaptığı televizyon programlarından kesitler izletti.

Erdoğan, dönemin SSK müdürünün Kemal Kılıçdaroğlu olduğuna vurgu yaparak, “Bu adama Türkiye teslim edilebilir mi?” diye sordu.

Türkiye’nin kötü koşullara sahip SSK hastanelerinden, bugün pırıl pırıl şehir hastanelerine kavuştuğunu belirten Erdoğan, “(Şehir hastaneleri) Niye bunları biz böyle yaptık? Kanuni ne dedi? ‘Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.’. Biz böyle yönetiyoruz bu ülkeyi. Ama bay bay Kemal’in SSK’nın başında olduğu zamanda, SSK Okmeydanı Hastanesi’ne adeta iğrenerek giriyorduk. Her taraf pislik, galoşlar rezillik. Bay bay Kemal, seni görünce biz ne anlıyoruz biliyor musunuz? Çöp, çukur, çamur, susuzluk. Bunları yaşamadık mı? Sultangazi bunları yaşamadı mı? Peki bu kardeşiniz İstanbul’a Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu zaman susuzluk bitti mi, çöp dağları kalktı mı, çukurlardan kurtulduk mu, çamurdan kurtulduk mu? Türkiye’yi de bu hale evelallah yine biz getiririz.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun seçilmesi halinde Selahattin Demirtaş’ı tahliye edeceğine ilişkin sözlerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kardeşlerim bunun bir Selo’su var, bay bay Kemal’in Selo’su. Selo’yu kurtarmak istiyorsanız oyunuzu bana vereceksiniz, diyor.” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun Kandil’deki teröristlerle hareket ettiğini aktarırken, “Kandil’in teröristleriyle ‘haydi’ diyor. Benim Sultangazili kardeşlerim Kandil’in teröristleriyle ‘haydi’ diyen bay bay Kemal’e oy verir mi? Öyleyse pazar gününe kadar çok çalışacağız, bir yanlışa adım atmayalım.” dedi.

“EĞER ERDOĞAN GÖREVİNİN BAŞINDA OLURSA AVUCUNU YALARSIN”

Selahattin Demirtaş’ın, Diyarbakır’da insanları sokağa döktüğünü dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:

“Selo Diyarbakır’da ne yaptı? Bütün Kürt kardeşlerimizi sokağa döktük. Selo’nun kendisi Kürt değildir, Zaza’dır. Sokağa döktü ve 51 Kürt kardeşimiz öldürüldü. Değerli kardeşlerim, ‘Şimdi onu ben kurtarırım’ diyor. Eğer Erdoğan görevinin başında olursa avucunu yalarsın. Adalet neyse, hukuk neyse biz gereğini yaparız. 14 Mayıs, Kemal’in ‘bay bay Kemal’ olacağı gündür. Bay bay Kemal’i önce CHP’ye genel başkan, sonra karşımıza cumhurbaşkanı adayı olarak çıkartanların amacı ayan beyan ortada değil mi?

Bay bay Kemal, terör örgütlerinden, sapkın akımlara kadar ülke ve millet düşmanı kim varsa hepsinin desteğiyle yol yürüyor. Şimdi soruyorum sizlere İstanbul, 1994’den itibaren bizimle başlattığı gibi bu oyunu bozmaz mı? Benim milletim 21 yıldır nice senaryoları yırtıp attığı gibi bunu da parçalamaz mı? Hele hele Sultangazi parçalamaz mı? Bazıları bizden yana olmazsa hatta bize karşı olduğunu gösterirse bunların hışmından kurtulabileceğini mi sanıyor? Halbuki bunların gözleri öyle bir dönmüş durumda ki kendileri gibi düşünmeyen, kendileri gibi inanmayan, kendileri gibi yaşamayan herkesi aynı çuvala doldurup üzerinden silindir gibi geçmeye kararlılar. Bunların şirretinden kendi koalisyon ortakları dahi kurtulamayacak. Çarşıda, pazarda, insanlarımıza tercihleri ve kılık kıyafetleri yüzünden yapılan saldırılar bunun ilk işaretidir.”

Daha önce Gezi’de, 17-25 Aralık’ta, çukur eylemlerinde, 15 Temmuz’da neler yapılmışsa 14 Mayıs öncesi de aynısının sergilendiğini ifade eden Erdoğan, “Biz bay bay Kemal’le ve ortaklarıyla değil, Türkiye Yüzyılı’nın önünü kesmek için onları ortaya sürenlerle yarışıyoruz. Dünyanın dört bir yanından ülkemiz seçimleriyle ilgili açıklamalara bakan herkes bunu görebilir. Bütün dergiler kapakları ne diyor? ‘Erdoğan gitmeli.’ Almanya’da çıkanlar böyle diyor, Fransa’da çıkanlar böyle diyor. İngiltere’de çıkanlar böyle diyor. Ya size ne? Bu dergilerin kapağına siz bu ifadeleri nasıl yazıyorsunuz? Bunun kararını siz değil, ey Batı bunun kararını benim milletim verir benim.” değerlendirmesinde bulundu.

“SENİN GİBİ YALANCIYA BİR ALLAH KURUŞU VERMEZLER”

Kılıçdaroğlu’nun Rusya’ya yönelik açıklamalarına da değinen Erdoğan, şunları kaydetti:

“Şimdi bay bay Kemal Rusya’ya da sataşmaya başladı. Türkiye’deki seçimleri Rusya yönlendiriyormuş. Utan utan, utan. Şimdi ben de kalkıp dersem ki Türkiye’deki seçimleri Amerika yönlendiriyor, Almanya yönlendiriyor, Fransa yönlendiriyor, İngiltere yönlendiriyor. Ne diyeceksin? Bunları sen benim kadar tanımazsın. Ben bunların hepsinin adeta ruhlarını okudum ruhlarını. 20 senedir bunlarla görüşüyorum, 20 senedir bunlarla birçok kez aynı masalarda oturdum, konuşuyorum. Sen bunlarla kaç kere bir araya geldin ya? Sen bunları nereden tanırsın?

Ama bunda yalan bol. Londra’nın tefecilerinden 300 milyar dolar getirecekmiş. Avucunu yalarsın avucunu. Senin gibi yalancıya bir Allah kuruşu vermezler. Çünkü senin cinsini cibilliyetini bunlar çok iyi biliyor. Kandil’deki terör baronlarının yaptıkları açıklamalara bakan herkes bunu görebilir. FETÖ’nün kaset, montaj oyunlarıyla kimin önünü açtığına herkes bunu görür, Londra’daki tefecilerin kime göz kırptığına bakan yok herkes bunu görür. Evlatlarımızı sapkın emellerine kurban etmek isteyen LGBT’cilere bakan herkes bunu görür.”

“BAY BAY KEMAL, LGBT İLE BERABER DANS ETMEYE DEVAM ETSİN”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kardeşlerim, şimdi sizle konuşuyorum; bu CHP, LGBT’ci mi? Bu İYİ Parti LGBT’ci mi? Bu HDP LGBT’ci mi? O yanında bir yavrular var, onlar da buna zaten ses çıkarmıyor. Onlar LGBT’ci mi? Fakat LGBT, AK Parti’nin yanına yaklaşamaz. MHP’nin yanına yaklaşamaz. Aynı şekilde Cumhur İttifakı’nın yanına yaklaşamaz. Çünkü biz aile kurumunun kutsiyetine inanıyoruz ve güçlü millet, güçlü ailelerden oluşur, buna inanıyoruz. Dolayısıyla LGBT’nin bizimle ilgi ve alakası olamaz. Bay bay Kemal, LGBT ile beraber dans etmeye devam etsin, İP onlarla dans etmeye devam etsin, aynı şekilde HDP onlarla dans etmeye devam etsin. Biz de aile kutsaldır, ailenin kutsiyetine dokundurmayız.”

Milletin pazar günü tercihini Türkiye Yüzyılı’ndan yana kullanacağını belirten Erdoğan, “Bunun için oy verme saati bitimine kadar çok çalışmaya var mıyız? Eşimizi, dostumuzu sandığa gitmeye ve tercihini doğrudan yana yapmaya teşvik etmeliyiz. Pazar günü sandıklara iyi sahip çıkmalıyız.” diye konuştu.

Erdoğan, 21 yıldır bu ülkede sadece eser ve hizmet siyaseti yaptıklarını anlatarak, sadece ülkenin altyapısını güçlendirmekle kalmayarak paradigmaları değiştirdiklerini aktardı.

AK Parti’nin 21 yıldır ülkeye kazandırdıklarının yer aldığı videonun izlenmesinin ardından konuşmasına devam ederek, “Bütün bunlar uzun ve meşakkatli mücadelenin sonunda ülkemize kazandırdığımız yatırımlar. Artık Türkiye’nin potansiyelini, asıl hedeflerimize ulaşmak için kullanabileceğimiz yere geldik. Türkiye Yüzyılı bu vizyonun adıdır. Bu sürecin sembolü olan yatırımlarımız birer birer devreye girmeye başladı.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, ülkenin ilk yerli ve milli otomobili Togg’un bunlardan biri olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:

“Sanıyor musunuz ki Togg dediğimiz sadece bir otomobildir. Togg ülkemizde geleceğin yüksek teknolojiye dayalı üretim modelinin adıdır. Birileri kendi aklınca, ‘İHA-SİHA mı yiyeceğiz?’ diyerek savunma sanayi ürünlerimizi değersizleştirmeye çalışıyor. Halbuki savunma sanayi ürünlerimizin her biri, gençlerimizin hayalini kurduğu nitelikli istihdama açılan birer kapıdır. Buyurun, cambazlar, ahlaksızlar, terbiyesizler, domatesi, patatesi 15-20 liraya çıkardılar. Şimdi marketlerde 7,5 liraya düştü. Bak nereden nereye geldik? Bu ne demek biliyor musunuz? Şu seçimden sonra sıkıysa bunlar, bu oyunları yapsın. Hepsi soluğu nerede alacak biliyor musunuz? Yargıda olacak. Bulduğumuz doğal gaz ve petrol kaynakları insanlarımızın refahı için yapacağımız çalışmaları kolaylaştırmıyor mu?”

“YAPTIĞIMIZ DÜZENLEMELERLE İNSANIMIZA NEFES ALDIRIYORUZ”

Erdoğan, ülkenin geleceğini planlarken ve kurarken bazı günlük sıkıntıların olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

“Şu anda ‘doğal gazımız bir ay ücretsiz’ dedik mi? Bir yıl boyunca doğal gazımızı yüzde 25 düşürerek vatandaşlarımıza vermeye karar verdik mi? Bunu ilan ettik mi? Faturalarda bunları inşallah göreceksiniz. Hatırlarsanız her yıl mart-nisan gibi ülkemizde bu patates, soğan fiyatı tartışması çıkartılır çünkü muhalefetin yapacağı bir şey yok. Bu ürünlerdeki fiyat dalgalanmaları tamamen mevsim geçişi ve maalesef ahlaksızlıkla alakalı. İşte şimdi yeni ürünler tezgaha çıktı, fiyatlar dengesine oturdu. Tabii bunları söylerken gıda ve kira başta olmak üzere milletimizin canını yakan hayat pahalılığını asla görmezden gelmiyoruz. Milletimizin hiçbir kesimini, enflasyona ezdirmeme kararlılığıyla yolumuza devam ediyoruz. Asgari ücretten kamu işçileri ve memurlarının maaşlarına, emekli maaşlarından sosyal yardım ödemelerine kadar her alanda yaptığımız düzenlemelerle insanımıza nefes aldırıyoruz. Salgın döneminde bunu yaptık. Geçtiğimiz sene bunu yaptık. Bu yılbaşında bunu yaptık. Unutmayın, Temmuz ayında yine yapacağız, yıl sonunda yine yapacağız.”

“ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM PEK ÇOK PROJE HAZIRLADIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelişen ve büyüyen ülkenin imkanlarını, milletin emrine vermeyi sürdüreceklerini ifade ederek, “Karadeniz doğal gazının sevincini, faturaları ilk ay tamamen ücretsiz yaparak, bir yıl boyunca da mutfak ve su ısıtma giderlerini faturadan düşerek, milletimizle paylaşmadık mı? Gabar’da bulduğumuz petrolle enerji bağımsızlığımız yolunda yeni bir adım daha atmadık mı? Nükleerinden güneşine, hidroelektriğinden rüzgarına tüm yerli ve milli kaynaklarımızı bu doğrultuda seferber etmedik mi? Bu şekilde ortaya çıkan değeri ne yapacağız? Milletimizin her bir ferdinin refah seviyesini yükseltmek için kullanacağız. Önümüzdeki dönem için bu doğrultuda pek çok proje hazırladık.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin her işi gibi siyasetinin de kendine özgü olduğunu dile getiren Erdoğan, “Dünyanın her yerinde muhalefet, vizyonu ve programıyla iktidarla yarışır. Bizde ise muhalefetin tek yaptığı yalan, iftira, çarpıtma, gizli pazarlıklarla iktidara gelmeye çalışmaktır. Şu Kılıçdaroğlu’nun bir referansı var mı? ‘Ben şunu yaptım.’ diyebilir mi? Yok. Öyle olunca da işte 15 seçimdir bu adam hep kaybetti mi? Benim milletim bu adamı iyi tanıyor. Şimdi kalkmış ne diyor? ‘Gel Halil İbrahim sofrasına.’ diyor. Ya bir insan siyasette bu kadar laubali olur mu ya? Siz beraber yürümediniz mi geçmişte? Yürüdünüz. Bu ne kadar bir sulu şaka.” diye konuştu.

Kendilerinin, eser ve hizmet siyasetiyle konuştuklarını, öyle de devam edeceklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Şu İstanbul’da benim kardeşlerim İstanbul’u iyi bilir. Peki şu İstanbul’un belediye başkanı 4 yıldır İstanbul’a ne yaptı? CHP deyince aklımıza bizim ne geliyor? Çöp, çukur, çamur, susuzluk. Bu kardeşiniz İstanbul’u bunlardan böyle almadı mı? Siz bana bu görevi böyle vermediniz mi? İstanbul susuz muydu? Bu Sultangazi susuzdu. Ama biz 120 kilometreden Istranca Dağları’ndan suyu getirdik İstanbul’a. Çöp dağlarından İstanbul’u kurtardık mı? Çukurlardan kurtardık mı? Çamurdan kurtardık mı? Bunu bu kardeşinizle beraber yaptık. Öyle mi? Daha sonra aynen Türkiye’yi de böyle yaptık. Bay bay Kemal sen İstanbul’u rezil ettin. Senin belediye başkanın çamur, çukur, herhangi bir şeyde bakıyorsunuz İstanbul’u sel alıyor, götürüyor. O nerede? Bodrum’da. Devamlı turistlik. Kayakta. Bu iş aşk işidir aşk. Yahu sen nesin ki belediye başkanların ne olsun? Ankara öyle. İzmir öyle. Gelin pazar günü bunlara öyle bir ders verin ki artık emekliye ayrılsınlar. Emekliye kim ayıracak? O kadar. Bu görev sizin. İsterseniz ayırırsınız.”

“İSTANBUL-İZMİR ARASI BAY KEMAL 7,5 SAATTE GİDİLİYORDU, ŞİMDİ 3,5 SAATE DÜŞTÜ”

“14 Mayıs’ta önce yüzde 50’yi geçerek bu işi ilk turda tamamlamaya var mıyız? diyen Erdoğan, “Bu kardeşiniz için en büyük gösterge şu meydanlardır. Dün Ankara da böyleydi maşallah, ilçeler de. Son ilçe 130 bini yakaladı. Gümbür gümbür Ankara geliyor. İstanbul’da geri kalmaz. Onun için yollarda gördüğüm, meydanlarda gördüğüm manzara bu.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, ülkenin siyasetinin bu tarzını en çok gençlerin yadırgadığını bildiğini dile getirerek, “Bizim çocukluğumuzun ve gençliğimizin Türkiye’siyle bugünkü Türkiye arasındaki farkı bilmeyen gençlerimizin şaşkınlığını tabii karşılıyoruz. Gençlerimizin en büyük şansı ise eski Türkiye’nin o sefalet, yokluk, yoksulluk, yoksunluk günlerini yaşamamış olmalarıdır. Biz yola çıktığımızda söz verdik. Eğitim dedik. Sıraların üzerine kitapları koyduk mu? Ücretsiz olarak bu kitapları yerleştirdik mi? Ama biz teksir kağıtlarıyla okuduk. Şimdi herkesin kuşe kağıtla sıralarında kitaplar var mı?” diye konuştu.

O dönemde üniversite sayısının 76 olduğunu, şimdi ise 208 üniversitenin bulunduğunu kaydeden Erdoğan, üniversitesi olmayan ilin bulunmadığını aktardı.

Erdoğan, “Kim yaptı bunları? Biz yaptık. Değerli kardeşlerim eğitimde bunu yapacaksın ki gelecek güçlü olsun. Aynı şekilde sağlıkta da bu adımları attık mı? Attık. Eskiden öyle her ilde dev şehir hastaneleri, ilçelerde hastaneler, böyle şeyler yoktu. Ama şimdi hepsinde bu var mı? Var.” değerlendirmesinde bulundu.

Göreve geldiklerinde ulaşımda Türkiye genelinde bölünmüş yolun 6 bin kilometre olduğunu, şimdi ise 28 bin kilometreyi aştıklarını bildiren Erdoğan, “İşte İstanbul’da Marmaray nasıl? Kim yaptı? Biz yaptık. Avrasya Tüneli nasıl? Kim yaptı? Biz. Yavuz Sultan Selim Köprüsü nasıl? Kim yaptı? Osmangazi Köprüsü nasıl? Kim yaptı. Biz. Durmadık. İstanbul-İzmir arası bay Kemal 7,5 saatte gidiliyordu. Şimdi İstanbul-İzmir arası 3,5 saate düştü. 3 saate düştü. Bunları yapan biz. Bir yere de bir hayrın dokunsun be. Yok.” şeklinde konutu.

“UNUTMAYIN, SANDIĞIN KAZASI BELKİ OLUR AMA MALİYETİ ÇOK AĞIRDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu akşam İstanbul Kongre Merkezi’nde büyük bir gençlik programları olduğunu, 3 bin kişinin katılımıyla yapılacak programa gelen gençlerle beraber hasbihal edeceklerini söyledi.

“Şayet gençler o günleri görmüş, yaşamış olsaydılar emin olun gençlerimiz sandıkta tulum çıkartırdı.” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Biz gençlerimize hep güvendik. İnşallah yarım kalan işlerimizi tamamladıktan, Türkiye Yüzyılı’nın şafağı söktükten sonra emaneti kendilerine teslim edeceğiz. Onun için ben gençlerimize sesleniyorum; ‘Geleceğinize sahip çıkmak için pazar günü sandığa sahip çıkın. Bu ülkenin yatırım yapan, üretim yapan, istihdam oluşturan, ihracat yapan tüm insanlarına sesleniyorum. Elinizdekilere sahip çıkmak için pazar günü önce sandığa sahip çıkın. Buradan bu ülkenin tüm kamu çalışanlarına, emekçilerine sesleniyorum. İşinize sahip çıkmak için pazar günü sandığa sahip çıkın. Buradan şehit yakınlarımıza, gazilerimize, vatanının bütünlüğü, milletinin birliği konusunda hassasiyet sahibi herkese sesleniyorum. Ezanınıza, bayrağımıza, şehitlerimizin emanetine sahip çıkmak için pazar günü sandığa sahip çıkın. Buradan öğrencisinden emeklisine, kadınından, engellisine, bu ülkenin tüm bireylerine sesleniyorum. Unutmayın, sandığın kazası belki olur ama maliyeti çok ağırdır. Öyleyse hep birlikte öyle bir ses verelim ki duymayan kalmasın. Hazır mıyız? Pazar günü tercihimizi doğrudan yana yapıyor muyuz? Pazar günü sandıkları patlatıyor muyuz? Öyleyse tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız. İri olacağız. Diri olacağız. Kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız.”

“BİZ SULTANGAZİ’Yİ ÇOK SEVİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından sahneye davet edilen partisinin AK Parti İstanbul 2. Bölge milletvekili adaylarıyla vatandaşları selamladı.

Erdoğan, “Sultangazi adaylarımızı hep birlikte, onları birbirinden ayırmadan Ankara’ya göndermeye var mıyız? Öyleyse pazara kadar çok çalışmaya var mıyız? Sandıkları da öyleyse patlatacağız, değil mi? Ben size inanıyorum, güveniyorum.” ifadelerini kullandı.

“Öyleyse şarkımızı söyleyelim.” diyerek, “Duyanlara duymayanlara” şarkısına eşlik eden Erdoğan, “Biz Sultangazi’yi çok seviyoruz. Hele hele pazar akşamı daha çok seveceğiz. Tamam? Bütün kardeşlerimle beraber sandıkları patlatarak Ankara’ya yürüyoruz. Sizleri Allah’a emanet ediyorum. Duada unutmayın. Sağ olun, var olun.” dedi.

Erdoğan, partisinin Şirinevler Ulu Camii önündeki mitinginde yaptığı konuşmada, mitinge gelirken CHP’nin bir pankartını gördüğünü ve pankartta, “İstanbul hakkını alacak” yazdığını belirterek, “Şu anda İstanbul’u kim yönetiyor? CHP yönetiyor. Peki siz İstanbul’a verilmesi gerekenleri verdiniz mi ? İstanbul’a yapılması gerekenleri yaptınız mı?” diye konuştu.

Her yerin çöp, çukur olduğuna, hele hele yağmur biraz şiddetli olduğu zaman sel afetinin alıp götürdüğüne dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:

“E sen neredesin? Ya İsveç’te, İsviçre’de oralarda kayaktasın veyahut da Bodrum’da malum. Şimdi sana görev veriyorlar, Van’a gidiyorsun. Van’da teröristlerin işaretlerini yapıyorsun. Yahu sen gel önce işine bak. Şimdi 2024’e hazır mısınız? 2024’te buna da ‘bay bay’ demek lazım. Çok iyi hazırlanmak gerekiyor. Önce pazar günü görevimizi yapalım. Ondan sonra da 2024’e hazırlanalım.

Bu kardeşinizin, İstanbul’u, CHP’den nasıl aldığını biliyorsunuz değil mi? Ne vardı o zaman? CHP belediyesi vardı ve çöp, çukur, çamur, susuzluk var mıydı? Bu kardeşinizle beraber çöp oradan kalktı mı? Çukurlar kalktı mı? Çamur kalktı mı? Susuzluğa veda ettik mi? Istranca Dağları’ndan İstanbul’a o zaman suyu getirdik. İstanbul artık susuzluk yaşamadı. Niye? Biz aşıktık, İstanbul aşkımız vardı.”

– “ŞİMDİ HALİÇ ZAMAN ZAMAN BAZI YERLERDE KOKU VERİYOR”

Haliç’in çamur deryası olduğunu ve kokudan geçilmediğini söyleyen Erdoğan, “Haliç’i aldık, 9,5 kilometre ötedeki Alibeyköy’de taş ocağına o çamuru deplase ettik, pompaladık ve Haliç’i temizledik. Balık avlanır ve yüzülür hale geldi. Biz onunla bırakmadık. Boğaz’dan Haliç’e yine aynı şekilde su tünelleri açarak, Boğaz’ın suyunu Haliç’e aktardık, onu deplase ederek, suyu temizledik. Biz bu işleri böyle başardık. Şimdi ise Haliç zaman zaman bazı yerlerde koku veriyor. Bununla da kalmadık, bir de Haliç Kongre Merkezi’ni kurduk. Haliç Kongre Merkezi’nin olduğu yer neydi? Eskiden orada mezbahalar vardı. İstanbul’u iyi tanıyanlar bilir. Dolayısıyla o mezbahalar, bağırsakçılar vesaire onların kokusundan geçilmiyordu. Biz onu da hallettik. Şimdi ise Haliç Kongre Merkezi, ulusal, uluslararası bütün toplantılara açık bir kongre merkezi haline geldi.” değerlendirmesinde bulundu.

– “14 MAYIS’TAN SONRA HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK”

“Merak etmeyin, CHP’yi de, kurdukları masayı da teslim almış olabilirler, bazı belediyeleri bir şekilde teslim almış olabilirler ama milletimiz ülkenin yönetimini Allah’ın izniyle onlara bırakmaz.” diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

“Biliyorsunuz biz, 2002’de iktidara gelirken, ‘Bu ülkede artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ demiştik. Bugün de diyoruz ki muhalefet için 14 Mayıs’tan sonra artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Milletimiz, bu aktörlerin hepsini de tasfiye edecek, bunları emekliye ayıracak. Türkiye Yüzyılı’na layık yeni isimlerin, yeni yüzlerin önünü açacak. 14 Mayıs demokrasi şölenimiz, şimdiden hayırlı olsun.” ifadelerine yer verdi.

Erdoğan, bunun için seçim gününe kadar daha çok çalışılması gerektiğini dile getirerek, şöyle konuştu:

“Sizlerden ricam, buradan ayrıldıktan sonra, çevrenizde pazar günü için hala kafası karışık olan bir akrabanızı, komşunuzu, eşinizi, dostunuzu bulacaksınız. Kendisine selamımı söyleyin. Pazar gününün, Türkiye Yüzyılı için niçin önemli olduğunu anlatmanızı ve seçimde bize destek sözü almanızı istiyorum. Aynı şekilde her akşam telefonunuzu elinize alarak, uzaktaki, yakındaki, nazınızın geçeceği ahbaplarınızı arayıp, pazar günü için aynı sözü onlardan da almalısınız. Şayet bunu yaparsak pazar günü bu seçimi Allah’ın izniyle rekor bir oyla bitirmemizin önünde hiçbir mani kalmaz. Bunun için ne yapacağız? Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Koalisyon masası varsın kendi çirkinlikleri içinde debelenip dursun, biz eser ve hizmet siyasetimizi kesintisiz sürdürüyoruz.”

– “TÜRKİYE’YE İŞTE BÖYLE ÇAĞ ATLATTIK”

AK Parti’nin 21 yılda yaptığı hizmetlerin tanıtıldığı videonun izlenmesinin ardından sözlerine devem eden Erdoğan, “Türkiye’ye işte böyle çağ atlattık. Bunlarla kalmadık, devam eden çalışmalarla sürekli eser ve hizmet çıtasını yükseltiyoruz.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgesini yeniden ayağa kaldıracak çalışmaların hızla devam ettiğini vurguladı.

Çalışanları, enflasyona ezdirmeme sözünü her gün yeni bir müjdeyle yerine getirdiklerini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

“Yılbaşında asgari ücretten, memur ve emekli maaşlarına kadar tüm kesimlerin gelirlerinde tarihi artışlar yapmıştık. Şimdi yeni adımlarla bu artışları daha da yukarıya taşıyoruz. Kamu işçilerimizin en düşük ücretini 21 bin lira seviyesine yükselttik. Aynı şekilde temmuz ayında memurlarımızın en düşük ücretini 22 bin lira seviyesine getirme sözü verdik. Emeklilerimizin, 7 bin 500 liraya çıkardığımız en düşük ücretlerine ilave olarak bu rakamın üzerindeki maaşları da tekrar düzenleyeceğiz.”

Erdoğan, yatırımcı, esnaf ve sanatkarları krediden vergi indirimine kadar pek çok yöntemle desteklediklerini hatırlatarak, “Sosyal yardım rakamlarını güncelleyerek, hiçbir vatandaşımızın mağdur olmamasını sağlıyoruz. Şimdi geliyorum önemli bir yere, Karadeniz doğal gazının sevincini ilk ay tamamen ücretsiz yaparak, bir yıl boyunca da mutfak ve sıcak su kullanımını faturadan düşerek, milletimizle paylaştık. Gabar’da bulduğumuz petrolü, yeni sondaj ve kuyularla daha da arttıracağız. Nükleer santralimize yakıt çubuklarını getirdik. Ülkemizin en büyük güneş enerjisi santralini, en yüksek gövdeli hidroelektrik santralini devreye aldık.”

– “14 MAYIS’I TÜRKİYE YÜZYILI İÇİN MİLAT YAPMAYA HAZIR MIYIZ?”

Savunma sanayi projelerinin, ülkenin önemli gelir kaynakları arasına girmeye başladığını belirten Erdoğan, “Kendi otomobilimizi üretmenin gururunu yolda gördüğümüz her Togg’la bir kez daha yaşıyoruz.” dedi.

Erdoğan, afetlere hazırlık kapsamında ülkenin en büyük kentsel dönüşüm kampanyalarını yürüttüklerini kaydederek, “İstanbul’da her yıl 300 bin olmak üzere 5 yılda 1,5 milyon konutu yenileyerek şehrimizi bu sıkıntıdan kurtarmakta kararlıyız. Önümüzdeki dönem için de pek çok hazırlığımız var.” diye konuştu.

Erdoğan, ileriki dönemde yapılacak yatırımlara ilişkin videonun izlendiği mitingdeki konuşmasına şöyle devam etti:

“14 Mayıs’ı Türkiye Yüzyılı için milat yapmaya hazır mıyız? Bunların dışında daha yüzlerce, binlerce başlıkta ülkemizin gelişmesine katkı sağlayacak projemiz var. İnşallah hepsini de birer birer hayata geçireceğiz. Bay bay Kemal’in böyle projeleri falan olabilir mi? Bunun herhangi bir referansı var mı? Bilhassa kadınlarımıza ve gençlerimize hayallerini hayata geçirebilecekleri bir Türkiye bırakmakta kararlıyız. Bunun için hepimize çok önemli sorumluluk düşüyor. Sandıkta yapılacak hatanın maliyetinin çok ağır olacağını herkese anlatmalıyız.”

– “ANKARA’DAN BALKONDAN SİZLERE SESLENECEĞİM”

“Öyleyse buradan bir kez tekrar edelim mi?” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Pazar günü tercihimizi doğrudan yana yapıyor muyuz? Pazar günü sandıkları patlatıyor muyuz? Pazar günü Türkiye Yüzyılı’na bismillah diyor muyuz? Rabbim hepinizden razı olsun. Şimdi öyle bir haykıralım ki İstanbul’un dört bir yanı duysun. Şöyle elleri bir kaldıralım. Hazır mıyız Bahçelievler? Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından “Duyanlara duymayanlara” şarkısına eşlik etti.

Bahçelievler’i çok sevdiklerini vurgulayan Erdoğan, “Bu heyecan, bu aşk… Pazar akşamı Bahçelievler’i daha çok seveceğiz. Ankara’dan balkondan sizlere sesleneceğim. Tamam ona göre. Bak bir yarınımız var. Durmak Yok. Allah sizlerden razı olsun. Yarınınız inşallah bir başka olsun ama Pazar günü bambaşka olsun. Tamam, durmak yok, durmak yok, durmak yok.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu akşam 3 bin gencin katılımıyla İstanbul Kongre Merkezi’nde büyük bir toplantı yapacağını sözlerine ekledi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.