MHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım: “Dört parti Ayasofya için bu oyu verecek!.”

Ayasofya’nın yeniden özüne döndürülmesi için Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı üzerine çalışma başlatan AK Partili kurmaylara CHP’liler tepki gösterdi. CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu’nun, “Ayasofya da müze olarak korunmalı, hatta Sultanahmet de müze olmalı” sözlerine MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım, A Haber canlı yayınında sert tepki gösterdi.

Yıldırım, “Ayasofya Allah’ın evidir ve öylede kalmalıdır. Şu güne kadar 86 senedir Allah’ın ismi Allah’ın evinde zikredilmemiştir. Bundan sonra inşallah Allah’ın ismi Allah’ın evinde zikredilecektir.” dedi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım katıldığı canlı yayında Ayasofya’nın yeniden özüne döndürülüp cami yapılması çalışmalarına karşı olan CHP’lilere ateş püskürdü.

“Kaboğlu sıradan bir milletvekili değil”

İşte MHP’li Yıldırım’ın açıklamaları:

“Ayasofya Allah’ın evidir ve evi olarakta devam etmelidir. CHP bırakın Ayasofya’yı yarın Sultanahmet’i, Selimiye’yi, Süleymaniye’yi, Fatih Camii’ni yani tarihi camilerin hepsini müze yapma gibi bir niyete sahip olduklarını Kaboğlu, Meclis kürsüsünden arz etti.

Kaboğlu sıradan bir milletvekili değil. Yarın CHP’nin eline anayasa yapma fırsatı geçerse anayasayı yapacak Kaboğlu’dur. İbrahim Kaboğlu anayasa profesörüdür. Bugün ‘Ayasofya açılsın’ diyenlerin birçoğu da Kaboğlu’nun yapacağı anayasa dolaylı destek verecektir.

Saadet Partisi, İyi Parti, Gelecek ve DEVA Partileri de CHP ne derse oradadır. Kendi seçmenleri ‘Ayasofya açılsın’ diyecektir, verecekleri oyla dolaylı olarak ‘Ayasofya açılmasın’ diyeceklere destek verecektir. Kaboğlu’nun şu anda anayasa çalışmaları vardır bunu da 10 gün önce Meclis kürsüsünden söylemiştir. Milliyetçi muhafazakar seçmenin cami cemaatinin destekleriyle Kaboğlu’na anayasa yaptıracaklardır. Burada uyanık olmak lazım.

“Ayasofya, ‘Hilal’in ‘Haç’çı yendiğinin nişanesidir”

MHP’nin Ayasofya konusunda tutumu net ve açıktır. Allah’ın evi olarak devam etmelidir. Buraların müze olmasına ve paralı girilmesine gerek yoktur. Cami adabı ve ebedine uygun namaz vakitleri dışında gelinir ve ziyaret edilebilir. Ayasofya hilalin, haccı yendiği yendiğinin en büyük nişanesidir. Yani Batı aleminin Hristiyan aleminin mağlubiyetinin en büyük örneğidir.

“Dışarıdaki ve içerideki Haçlılar ‘açılmasın’ istiyor”

Müze olarak kalması bu mağlubiyetin üstünü bir noktada körlemiştir. Cami olarak hayatına devam etmesi ise bu mağlubiyeti akıllarına getirecektir. Dolayısıyla dışarıdaki Haçlılar ve içerideki Haçlıların birlikte müze olarak kalması yönünde gayretleri var. Bunu da hep birlikte izliyoruz.

Allah’ın ismi 86 yıl sonra evinde zikredilecek

MHP’nin tavrı nettir. Camiden müze olmaz. Allah’ın evidir ve Allah’ın ismi zikredilmelidir. Şu güne kadar 86 senedir Allah’ın ismi Allah’ın evinde zikredilmemiştir. Bundan sonra inşallah Allah’ın ismi Allah’ın evinde zikredilecektir.

Ayasofya için kritik tarih: 2 Temmuz

İstanbul’un fethinin 567. yıldönümünde Fetih suresi okundu, dualar edildi.

Ardından “Ayasofya ibadete açılacak mı?” sorusu yeniden gündeme geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, son söz için yargıyı işaret etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT ortak yayınında “Bu ülkenin dinamiklerinde tutuşan yanan bir şey var. Öyleyse şu anda biz hukuk devleti olarak Danıştay’ın kararını bekliyoruz. Karardan sonra atılması gereken adım neyse ona göre gereken adımlar atılır” dedi.

Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet Derneği, Danıştay’da Ayasofya’nın camii olarak kullanımıyla ilgili bir kez daha başvuru yaptı. Dilekçede; Ayasofya’nın müzeye çevrilmesine ilişkin 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptali istendi.

Ayasofya’da 86 yıldır ibadet yapılmıyor

Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettikten sonra ilk cuma namazını kıldığı, fethin simgesi Ayasofya’da 86 yıldır ibadet yapılmıyor.

O günden bu yana konu pek çok kez yargıya taşındı, Danıştay tarafından hep reddedildi.

Ancak Danıştay 10. Dairesi, vakfın bu itirazını görüşecek. Şimdi gözler yargının vereceği kararda olacak.

Aynı daire İstanbul’daki Kariye Camii’nin müzeye dönüştürülmesine dair 1945 tarihli Bakanlar Kurulu kararını geçen yıl iptal etmişti. Kararda caminin asli fonksiyonu dışında kullanılamayacağı belirtilmişti.