Cübbeli Ahmet Hoca’dan Çevik Bir açıklaması! “O bana acımadı ama ben ona acıyorum!.”

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 28 Şubat davasında haklarında verilen müebbet hapis cezaları kesinleşen 14 kişi hakkında yakalama kararı çıkarttı. Çevik Bir ve Çetin Doğan’ın da aralarında olduğu 8 kişi cezaevine konuldu.

Dindar insanlara zulmeden darbecilerin cezasının kesinleşmesi gündemdeki yerini korurken, kamuoyunda Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’den dikkat çeken bir açıklama geldi.

İşte Cübbeli Ahmet’in o açıklamaları:

Çevik BİR ve arkadaşları 28 Şubat sürecinde kendi mülkümüz olan Çavuşbaşı’ndaki Külliyemize el koydular, vakfımızı kapattılar, beni hapse attılar ve 13 ay yatırdılar. Bandırma’da yedi ay tek başıma bir odada bıraktılar, ağır rahatsızlıklarıma, şeker vesâir hastalıklarıma rağmen doktora çıkarmadılar, sakalımı kestiler. Her biri 16 saat süren ve defaatle tekrarlanan yolculuklarımda bir tecâvüz sanığıyla aynı ringde aynı kelepçeye bağladılar ve tuvalette bile kelepçemi çözmediler. Ziyâretçilerimi engellediler. Evimi defaatle mâlî şûbeye bastırarak el yazma Mushaflarıma, el dokuması seccâdelerime ve bâzı eski eserlerime el koydular ve daha nice sıkıntılarla mâruz bıraktılar. Nihâyet Kasım 2002’de hapisten çıktıktan sonra kalp damarlarım ve şah damarlarım tıkanmış vaziyette baypas olmak zorunda kaldım ve ondan sonra tekrar tekrar hem kalp damarlarıma hem şah damarlarıma sitent taktırmak zorunda kaldım.

Dolayısıyla onlar beni maddî ve mânevî sıkıntılara soktular. Biz de onları Allâh’a havâle ettik, şimdi adâlet yerini buldu. Çevik BİR ve arkadaşları hapse mahkûm oldu, onlar bana hiç acımadı ama ben şimdi onların hasta olduklarını ve yaşlı olduklarını düşünerek onlara acıyorum. Şu anda adlî tıpta hastalığı teşhis edilmeye çalışılıyor. Ben onun hâline üzülüyorum çünkü ben Müslümanım, merhamet sâhibiyim!

Daha sonra 2011’de Fetö beni hapse attı, bir sene hapiste yatırdı ve nice zulümlere uğrattı. Onları da Rabbimize havâle ettik, onların da fecî âkıbeti ortada. Hâsılı; Allâh’a havâle ettiklerimiz iflâh etmiyor. Hele bir de zâlimlerin âhirette başlarına gelecekler elbette daha acı ve daha dehşetli olacak.