3 kuruşa sattıkları vatandaşlığı şimdi zorlaştırmakla övünüyorlar!.
Türk vatandaşlığı almak isteyen yabancılara 250 bin dolarlık gayrimenkul alma şartı uygulayan hükümet, hem emlak piyasasını hemde ülkenin sosyal düzenini yerle bir ettikten en başta yapması gerekenleri daha yeni yapmaya zahmet etti nihayet!.
Türkiye’de son dönemde özellikle göçmenler ve uluslararası suçlular üzerinden bir ‘vatandaşlık’ tartışması yürütülüyor.
Yatırım yapılması, konut satın alınması, evlenme veya göçmenlik statüsü üzerinden vatandaşlık alanlara ilişkin türlü iddialar ortaya atılıyor.
Bu kapsamda Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürü İbrahim Taşyapan tarafından TBMM Dışişleri Komisyonu’nda yapılan sunumda, Türk vatandaşlığının nasıl kazanıldığı, hangi aşamalardan geçildiği hakkında bilgi verildi..
Emniyet ve MİT’in güvenlik araştırmasına göre işlem yapılıyor
Türk vatandaşlığı verilmesi konusunda en önemli aşamalardan birinin Emniyet ve MİT’in yaptığı güvenlik araştırması olduğunu belirten Taşyapan, bu iki kurumdan gelen ‘sakıncalı’ uyarısı üzerine vatandaşlık işlemlerinin sürdürülmediğini söyledi.
Güvenlik kurumlarından gelen bilgilerin dikkate alındığını belirten Taşyapan, “Bütün vatandaşlık branşlarında bu arşiv araştırması mutlaka yapılmak zorundadır.” dedi.
Son dönemde, bazı uluslararası organize suç örgütü üyelerinin Türk vatandaşlığı aldığına yönelik tartışmalar sebebiyle, bu alanda İnterpol de görüş alınan kurumlardan biri oldu.
İnterpol’den de bilgi alınıyor
Emniyet ve MİT’ten sonra, vatandaşlık başvurusu yapanların İnterpol’den ‘temiz kağıdı’ alması gerekecek.
Konu hakkında konuşan Taşyapan, “Biz son zamanlarda uygulamalarımızda vatandaşlığa alınmadan önce, son bir defa daha sıkıntılı bir durum olup olmadığını soruyoruz. Çünkü bizim bu süreçleri işletirken Emniyet ve MİT soruşturmasının üzerinden beş altı ay gibi bir süre geçmiş oluyor. Interpol’e tekrar sorarak böyle ikinci bir doğrulamayı bir daha yaparak gidiyoruz.” dedi.
“Bile isteye vatandaşlığa alınmış gibi algı oluşuyor”
Türkiye gazetesinin haberine göre; bazı başvurularda başka bir ülkenin vatandaşı olması nedeniyle o ülkelerden sağlıklı bilgi almanın mümkün olmadığını ifade eden Taşyapan, “Mesela bir kişi suç işliyor, o ülke Interpol’e bildiriyor ama Interpol’ün bunu ülkelere dağıtması zaman alabiliyor. Bu arada gecikmelerden dolayı sanki bu kişi daha önce suçu bilindiği hâlde vatandaş yapılıyormuş gibi bir algı oluşuyor.” diye konuştu..