Erdoğan: “Sizi daha çok çıldırtacağız!.”
“Artık eskiden olduğu gibi Türkiye’yi diledikleri şekilde itip kakamadıkları, yönetemedikleri için hırçınlaşıyorlar.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kibrin en büyük isyan olduğunu belirterek “Kendi nefsinin peşine düşen, sadece kendi ajandasına, kariyerine hesabına odaklanan kişilerden dava adamı olmaz” dedi. İstanbul İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’nda konuşan Erdoğan “Bulunduğu makamın gücüne, imkânlarına güvenerek gönül kıran, insanları rencide eden, vatandaşa tepeden bakan kibir abidelerinin bu davada yeri olmaz. Yolsuzluğu, haksızlığı, çalıp çırpmayı hiç saymıyorum bile” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, son dönemde Suriye’de yürütülen harekâtlar, Türkiye sınırı içindeki terörle mücadele operasyonları ve Akdeniz’de atılan stratejik adımların Türkiye’ye karşı bir öfke patlamasına yol açtığını dile getirdi.
Erdoğan, Suriye’deki gelişmelerle ilgili ABD ve Rusya ile varılan mutabakatların, sahada elde edilen sonuçların tarihi önemde olduğuna işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak için diplomasi ve uluslararası siyaset yanında ekonomiyi de devreye almalarına rağmen hamdolsun ülkemize geri adım attıramadılar. Ülkemize yönelik kızgınlıklarının gerisindeki sebeplerden biri de budur. Artık eskiden olduğu gibi Türkiye’yi diledikleri şekilde itip kakamadıkları, yönlendiremedikleri, yönetemedikleri için hırçınlaşıyorlar. Hırçınlaştıkça da muvazeneyi kaybediyorlar. Ülkemiz iç siyasetinde ortada kayda değer bir husus yokken ortaya çıkıp yükselen AK Parti, Cumhur İttifakı ve şahsım aleyhindeki havanın gerisinde işte böyle bir tablo, işte böyle bir hesap vardır. İç siyaseti manipüle ederek kayıpları telafi etmenin peşindeler ama bunu da başaramıyorlar.
Şehir Üniversitesi ile ilgili tartışmalara da değinen Erdoğan şunları kaydetti:
Bu üniversitenin tahsisini Başbakanlığım döneminde yapan benim. Daha sonra malum zat Başbakan olunca bu tahsisi, Şehir Üniversitesine mülkiyet devrine dönüştürmüştür. Türkiye’de hiçbir üniversiteye tapu ile tapu devri, mülkiyet devri yoktur. Bunlar dürüstlüğü kimseye bırakmıyor değil mi? Peki yanında kim var? Yine bir başka isim o da Sayın Babacan var. Onun da imzası var bu işin altında. Başka kim var? Mehmet Şimşek var. Başka kim var? O zaman Ulaştırma Bakanı olarak Özelleştirme Yüksek Kurulunun içinde olan Feridun Bilgin var. Hani bunlar dürüsttü ya… Öksüz, yetimin hakkını kalkıp kurdukları üniversiteye tapu devri yapmak suretiyle, Özelleştirme Yüksek Kurulunun başkanı sıfatıyla bunu sağlıyor. Bunlar Halk Bankasını da dolandırmaya çalışıyorlar. Aldıkları krediyi ödemiyor. Bu bankaya birikmiş 417 milyon borçları var. Tabii bizi halef selef olduğumuz Cumhurbaşkanı aradı. Dedi işte ‘Siz bu işi arzu ederseniz halledersiniz.’ Kendisine dedim ki ‘Temenni ederdim ki siz benim yerimde olun. Biz geçmişte bankaların nasıl iflas ettiğini biliyoruz. Bu işin Danıştay’a müracaatını yapan da kim biliyor musunuz? CHP’nin yanından hiçbir zaman ayrılmayan Mimar ve Mühendisler Odası’dır. Çok daha ilginci şu anda bunları ziyaret edenler kim? CHP’nin ileri gelenleri. Kimin eli kimin cebinde belli değil.