Eski Mossad yetkilisinden İsrail-BAE arasındaki kirli ittifakla ilgili açıklama! “Bağlantılar daha eski..”
Eski Mossad yetkilisi, İsrail-BAE arasındaki kirli ittifakla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Mossad’ın ‘Tevel’ bölümü eski başkanı David Meidan, iki ülke arasındaki ilişkilerin 2000’lerin ortalarında başladığını söyledi.
ABD, İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) tarafından açıklanan ve İsrail-BAE ilişkilerinin bütünüyle normalleştirilmesini öngören ortak bildiriyle BAE, İsrail’in tüm hukuksuzluklarına yeşil ışık yakarken, kendi çıkarları uğruna Filistin davasına ihanet etti.
Başta Türkiye olmak üzere, İsrail’in işgal ve insan onurunu ayaklar altına alan faaliyetlerine karşı olan ülkeler, anlaşmaya tepki gösterdi.
Ancak, eski bir Mossad yetkilisi, iki ülke arasındaki karanlık ilişkinin daha eskilere dayandığını söyledi.
Bu bağlantıyı kurmakla görevli Mossad’ın “Tevel” bölümü eski başkanı David Meidan, İsrail’in BAE ile 2000’lerin ortalarında bağ kurmaya başladığını söylüyor. Meiden’e göre, bu ilişki yavaş yavaş tam teşekküllü bir işbirliğine dönüştü. Şimdi bazı ülkeler, İsrail’le kendi anlaşmalarını yaparak Abu Dabi’ye uyuyor.
İsrail ile resmi bir bağı olmayan Abu Dabi ile ilk temaslarını kuran, diğer devletlerle dış ilişkilerden sorumlu ekibin başındaki Meiden, Sputnik İntenarional’a bu ilişkilerin gerçekte ne zaman ve nasıl başladığını anlattı.
HER ŞEY NE ZAMAN BAŞLADI?
Meidan, iki ülke arasındaki ilişkilerin 2005 yılının sonunda, 2006’nın başında başladığını söylüyor. Bundan önce İsrailli yetkililer, zaman zaman BAE’li mevkidaşlarıyla karşı karşıya geldi. Meidan’a göre bu karşılaşmalar sadece üçüncü ülkelerde, zirvelerde, toplantılarda veya büyükelçiliklerde yaşanırdı, ama ciddi görüşmeler değildi.
Meiden, ‘Ciddi ilişkiler ancak 2006 yılında dönemin Başbakanı Ariel Şaron’un Mossad’ın başı Meir Dagan’a yaklaşması ve ona iki görev vermesi ile başladı. Birincisi, İran tehdidini [kitle imha silahları geliştirdiği iddiaları] ve ikincisi bölgedeki bazı Sunni devletlerle ilişkiler kurmasıydı. Dagan daha sonra yanıma geldi ve ekibimin bu bağları kurması ve sürdürmesi gereken Tevel Bölümünün başına geçmemi sağladı.’ dedi.
Meidan, bu doğrultuda İsrail – BAE ilişkilerini normalleştirme çabalarının hızlandığını söyledi.
SÜREÇ NASIL İŞLEDİ?
Meidan, bu emirden sonra ellerine bir harita alarak, bölgedeki ülkeleri incelemeye başladıklarını, kim olduklarını, olası ortak çıkarları analiz ettiklerini ve bağlantılar aradıklarını belirtiyor.
BAE’nin odaklanılan ülkelerden sadece biri olduğunu söyleyen sözlerini şöyle sürdürdü…
BAE’de bir bağlantı bulduğumuzda, iletişim kurmaya başladık ancak, her şey gizliydi ve her iki taraf da basına bir şey sızmadığından emin olmaya çalışıyordu. Bu ilişkiler her zaman küçük şeylerden başlar ve yavaş yavaş önemli bir şeye dönüşür. Bizim için başlangıçta bunlar iki ülkenin istihbarat teşkilatları arasındaki bağlardı. Üst düzey yetkililer zaman zaman görüşlerini paylaşmak için bir araya gelirdi. Sonra doğrudan bir kanal kurma kararı alındı. Ancak nihai amaç, sürekli bir çalışma ilişkisi kurmaktı.
İlk bağlantı kurdukları kişilerle hala irtibat halinde olduklarını belirten Meidan, ‘Onları yıllardır tanıyorum. Ve oradaki birçok gezim sırasında, mevcut lider ve kardeşleri de dahil, ülkenin en üst kademesinin çoğuyla tanıştım.’ diyor.
BAE HİÇBİR ZAMAN BİZİM DÜŞMANIMIZ OLMADI
Meidan, ‘BAE ile barışın eskiden beri düşman olduğunuz Mısır ve Ürdün’le barıştan nasıl bir farkı var.’ sorusunu şöyle yanıtladı:
BAE asla bizim düşmanımız olmadı. Mısır ve Ürdün ile bir dizi savaşımız oldu. İnsanları öldü, yaraladık ve hapse attık. Yani Mısır’la barış anlaşması, diğer Arap ülkelerinin de aynı şeyi yapmasının yolunu açtığı için en büyük diplomatik başarılardan biriydi. BAE farklı bir hikaye. Onlarla asla savaşmadık. Askerlerini de buraya göndermediler, bu yüzden temelde aramızda kötü bir geçmiş ya da kan yok.
Gelinen noktada, Tel Aviv ile Abu Dabi arasındaki ilk ticari uçuşun önümüzdeki hafta başlarında gerçekleşmesi bekleniyor.
İki devlet arasındaki resmi ilişkiler 13 Ağustos’ta İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, BAE’nin İsrail’i resmen tanıyan üçüncü Arap devleti olacağını duyurmasıyla başladı.