Amerika’da ki Türk doktordan coronavirüs açıklaması: “Kadınlar erkeklerden daha dirençli!”
ABD’deki Georgia Üniversitesinde görev yapan Dr. Ebru Karpuzoğlu, yapılan araştırmalar neticesinde kadınların koronavirüse karşı erkeklerden daha dirençli olduğunun ortaya konduğunu açıkladı.
Georgia Üniversitesinde moleküler tıp ve immünoloji uzmanı olarak görev yapan Dr. Ebru Karpuzoğlu, yapılan araştırmalarda kadınların yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı daha dirençli olduğunun ortaya çıktığını bildirdi.
“Östrojen hormonu “mükemmel” denetliyor”
Kadınların erkeklere göre daha dirençli olmasının hormonal ve genetik avantajlarından kaynaklandığını belirten Karpuzoğlu, “Kadınlardaki östrojen hormonu bağışıklık sistemini “mükemmel” şekilde denetliyor. Çünkü kadınların güçlü olması lazım. Doğum yapacaklar, bebeği büyütecekler ve onun gelişmesine yardım edecekler onun için kadınların bağışıklık sisteminin güçlü olması gerekiyor.” dedi.
Dr. Karpuzoğlu, video konferans üzerinden AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD‘de, bağışıklık sistemi üzerine araştırmalar yaptığını söyledi.
“Bu 3 kurala sıkıca uyun”
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde bağışıklık sisteminin önemli hale geldiğini hatırlatan Karpuzoğlu, özellikle salgın döneminde besin değeri düşük gıdalardan uzak durulması gerektiğine vurgu yaptı.
Mümkün olduğunca organik, temiz ve güvenilir besinleri tüketmek gerektiğini anlatan Karpuzoğlu, “Toplayabildiğiniz, yetiştirebildiğiniz ve avlayabildiğiniz besinleri yiyin. Bu 3 kurala uyduğunuz sürece bağışıklık sisteminiz daha güçlü olur.” dedi.
“Kadınlarda erkeklere göre iki kat daha düşük çıktı”
Yapılan araştırmalarda kadınların Kovid-19’a karşı daha dirençli olduğunun ortaya çıktığını belirten Karpuzoğlu, şöyle devam etti:
“ABD’deki son sayımlarda Kovid-19 oranı kadınlarda erkeklere göre iki kat daha düşük çıktı. Bazı Avrupa ülkelerinde ölümlerin yüzde 70’i erkek… Kadınlar, erkeklere göre daha fazla antikor üretiyor. Kadınların erkeklere karşı daha dirençli olması, hormonal ve genetik avantajlarından kaynaklanıyor.
“Östrojen daha güçlü bir bağışıklık sistemi sağlıyor”
Örneğin, östrojen hormonu her doku ve her organ sistemini farklı etkiliyor. Bu hormon erkeklerde çok az var. Kadınlardaki östrojen bağışıklık sistemini mükemmel bir şekilde denetliyor ve regüle ediyor. Çünkü kadınların güçlü olması lazım. Doğum yapacaklar, bebeği büyütecekler ve onun gelişmesine yardım edecekler onun için kadınların bağışıklık sisteminin güçlü olması gerekiyor. Östrojen daha güçlü bir bağışıklık sistemi sağlıyor.”
Kadınlarda 2 “x” kromozomu bulunduğunu aktaran Karpuzoğlu, bunun da Kovid-19‘da önemli bir fark olduğuna işaret etti.
Kilit protein ACE2
Erkeklerde ise bir “x” ve bir de “y” kromozomu bulunduğunu belirten Karpuzoğlu, “Koronavirüsü hisseden ve bizim hücrelerimizin üzerinde bulunan ACE2 proteini var. Virüsün üzerinde bulunan ‘spike’ proteini ACE2’yi görüyor ve bağlanıyor. Daha sonra virüs hücrenin içine giriyor. Bunu kilit mekanizması olarak düşünün. Bu kilit açılması gereken nokta bazen virüsün üzerindeki spike proteinine muhteşem uyuyor. Bu ‘x’ kromozomunda ACE2 proteinini kodlanma yeri var. Diyelim ki bu birinci x kromozomu virüsün spike proteinin yüzde 100 oturacağı bir ACE2 proteini üretti. İkinci kromozom ACE2’yi öyle bir üretti ki virüs gelse de giremiyor. Bu durumda kadının virüse enfekte olabilme yüzdesi yüzde 50 düşüyor.” değerlendirmelerini yaptı.
Dr. Karpuzoğlu, x kromozomunda bağışıklık sistemini idare eden genlerin olduğunu kaydetti.
“CD4 pozitif hücreleri kadınların işlerini kolaylaştırıyor”
Karpuzoğlu, şöyle devam etti:
“Kadınlardaki 2 adet olan ‘x’ kromozomu çifte koruma sağlıyor. Bağışıklıkta en önemli oyunculardan biri olan CD4 pozitif hücreleri de kadınlarda daha fazla. Bu enfekte edici virüslere karşı işlerini kolaylaştırıyor. Hücrelerin verdiği tepki de daha farklı. Kadınlar erkeklere göre daha çok antikor üretiyorlar. Bu gençken de öyle 65 yaş üstü de öyle. Erkeklerde 65 yaş üstünde antikor üretiminin azaldığını gösteren bilimsel makaleler var.”
Karpuzoğlu, yaşlı erkeklerde kadınlara göre yüksek oranda obezite, yüksek tansiyon, diyabet, kanser ve kalp rahatsızlıkları görüldüğünü kaydetti.
“ABD’de cesetleri koyacak yer bulamıyorlar”
ABD‘deki Kovid-19 vakaları hakkında da bilgi veren Karpuzoğlu, salgının bu ülkede çok hızlı ilerlediğini söyledi.
Kovid-19’a yakalanan kişi sayısının her geçen gün arttığına değinen Karpuzoğlu, her eyaletin pik süresinin farklı olacağını vurguladı.
Virüsün ABD’de mayıs ayında pik yapmasının beklendiğini anlatan Karpuzoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu şekilde devam ederse ölümlerin pik yapması ise haziranı bulur. Fakat New York halen çok kötü durumda. Artık cesetleri koyacak yer bulamıyorlar. Toplu mezarlar açılıyor. Kimse farkında değil. Bazı eyaletlerin valileri doktorlara çağrıda bulundu. Doktorlar yetişemiyor. Toplum farkında bile değil. Ben Atlantada’yım halen parklarda insanlar var. Bazı politikacılar da ABD’yi açmayı çalışıyorlar ama şu anda pik bile yapmadık. Bazı iş yerlerinin açılması salgını artırabilir.“