CHP’li Faik Öztrak, meydanlara ineceklerini açıkladı!.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, parti genel merkezde basın toplantısı düzenledi.
Öztrak, ülkenin yönetilmediğini ve savrulduğunu öne sürerek, “Bu krizin yarattığı belirsizlik, istikrarsızlık, ülkemizde üretimi ve ticareti vurdu. Milli paramızla beraber, yurttaşlarımızın cebindeki paranın satın alma gücü de hızla eriyor. İşçilerimiz, memurlarımız, emeklilerimiz, milyonlarca sabit gelirlimiz, her saniye daha da yoksullaşıyor. Çiftçilerimiz, artan girdi maliyetleri nedeniyle tarlasına küsüyor. Çaresizlik duygusu, milletimizin boğazın yapışmış sıkıyor. Mutfaklarımızda büyük bir yangın var. Marketlerde karne uygulaması başladı. Bazı ürünlerden bir alırsan, ikincisi yok. Esnafımız satacak mal bulamıyor. Sattığını da yerine koyamıyor. Fiyat etiketleri sürekli değişiyor. Benzin pompalarındaki rakamlar artık elektrik sayacından hızlı çalışıyor.” dedi.
“TÜRKİYE’NİN BORÇ YÜKÜ HER SANİYE KATLANIYOR”
Ülkede ticaretin durma noktasına geldiğini, artan döviz kurlarıyla Türkiye’nin borç yükünün de her saniye katlandığını vurgulayan Öztrak, şöyle devam etti:
“Dış borcumuz, haziran sonu itibarıyla 446 milyar dolar. Borcun Türk Lirası karşılığı, haziran ayından bu yana 1,5 trilyon lira arttı. Herkes yarınından endişeli. Kimse önünü göremiyor. Çocuklarımız yatağa aç giriyor. Gençlerimiz gelecek umudunu yitirmiş, başka ülkelerde ekmeğini arama çabasında. Beşeri sermayemiz hızla yıpranıyor. Bir nesli kaybediyoruz. Halkımız, devletimiz, şirketlerimiz, milli servetimiz ve 800 milyar dolarlık Türkiye ekonomisi; yarı cahil, ehliyetsiz kadroların elinde büyük bir tehdit altında. Devlet yönetiminde, organize bir cehaletle karşı karşıyayız.
“İLK MİTİNGİMİZ, 4 ARALIK TARİHİNDE MERSİN’DE OLACAK”
Ülke hızla demokratik kazanımlarını yitiriyor. Yönetim hızla otoriterleşiyor. Anayasal hakkımızı kullanarak, ‘hemen seçim’, ‘acil seçim’ demek üzere meydanlara iniyoruz. İlk mitingimiz, 4 Aralık tarihinde Mersin’de olacak. Çocuğuna mama alamayan anaları, çocuğuna harçlık veremeyen babaları, ay sonunu getiremeyen işçilerimizi, yoksulluk sınırının altında yaşayan emeklilerimizi, sattığı malı yerine koyamayan esnafımızı, girdi maliyetlerinin altında ezilen çiftçimizi, umudunu kaybetmiş gençlerimizi, bu hükümetten sıdkı sıyrılan tüm ezilenleri, ‘seçim, seçim, seçim’ demek üzere meydanlara çağırıyoruz.”