Çin’in esir kampında korkunç işkenceler! “Tuvalet odamızın içindeydi!.” (video haber)

Uygur Türkü Gülbahar Celilova, Çin’İn işkence kamplarında yaşadığı korkunç günleri anlattı.
Çin Devleti’nin Uygur Türklerine yönelik zulmü devam ediyor. 2017 yılında Çin’in işkence kampına hapsedilen Uygur Türkü Gülbahar Celilova, yaşadığı dehşet verici günleri yeniakit.com.tr’ye anlattı.
‘1 yıl, 10 ay, 15 gün işkence ettiler’
20 yıl ticaretle uğraştığını belirten Celilova, Kazakistan’dan Doğu Türkistan’a işi gereği gittiğini söyledi. Bir otelde kalırken akşam saatlerinde Çin polisinin kapısına geldiğini ifade eden Celilova, “Ne evrak eksiğim ne de bir suçum vardı. Bana teröre yardım etmek iftirasını atarak 1 yıl 10 ay 15 gün işkence gördüğüm kamp yerine götürdüler.” dedi.
Kendisini yerin iki kat altında bir odaya götürdüklerini söyleyen Gülbahar Celilova, yaşadığı korkunç günleri şöyle anlattı:
“Odanın penceresi ya da bir havalandırması yoktu. Benim haricinde 20 kadın daha vardı. Herkes yerde kılıç şeklinde yatıyordu. Yattığımız odanın içinde kapısı olmayan bir tuvalet vardı. 1 yıl, 10 ay, 15 gün güneş görmedim.”
30 günde bir iki dakika banyo
“30 günde bir sadece iki dakika banyo etmemize izin veriyorlardı. Banyo yaparken sabun falan da yoktu. Bu şartlar altında hepimize bit düşmüş, vücudumuzda yaralar çıkmıştı.”
’75 kilo girdiğim hücreden 50 kilo ayrıldım’
“Ölmeyecek kadar su veriyorlardı. Bir de bayat ekmek. Tutuklu kaldığım süre boyunca hiç yemek yemedim. 75 kilo girdiğim hücreden 50 kilo ayrıldım.”
‘Bir gece iki polis geldip beni aldığında öldüreceklerini düşündüm’
“Çocuklarım ben ortadan kaybolunca BM ve Rusya’ya mektup yazmışlar. Beni ne ile suçladıklarından da çıktıktan sonra haberim oldu. Bir gece iki polis geldi. Koluma girdiler. Öldüreceklerini düşündüm. Beni bir hastaneye götürdüler. Oradaki doktorların ‘uçağa binemez. Çok bitkin’ dediklerini duydum. 3 gün bana orada baktılar. Yemek yedirdiler, ilaçlar verdiler. Yaralarımı temizleyip kremler sürdüler. Ben Allah’ın gücü ile oradan kurtuldum. Biz terörist değiliz. Buradan bütün Müslüman kardeşlerime sesleniyorum. Bize yardım edin. Uygurlular için dua edin.”
(yeni akit)