Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin Rize mitinginde konuştu!.
Erdoğan, miting meydanını dolduran kalabalığın büyüklüğüne dikkati çekti. Cumhurbaşkanı, “Siyasette bugüne kadar Rize’mde böyle bir katılım görmemiştim” dedi.
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Rize mitingine katıldı.
14 Mayıs seçimleri öncesi memleketi Rize’de toplanan yoğun kalabalığa seslenen Erdoğan, konuşmasına şehri selamlayarak başladı.
“Rize, 80 bin kişiyle burada”
Erdoğan, bugüne kadar söz konusu kentte böyle bir kalabalık görmediğini vurgularken, hemşehrilerinden kapı kapı dolaşmalarını istedi.
“Aldığım resmi rakamlara göre, Rize, 80 bin kişiyle burada. Rize ‘gümbür gümbür sandığa gidiyoruz’ diyor.” ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle konuştu:
“Bugüne kadar böylesini görmedim”
Ana ocağım, baba yurdum, ata toprağım Rize’yi gönülden selamlıyorum. Şu muhteşem katılıma bakın. Siyasette bugüne kadar Rize’mde böyle bir katılım görmemiştim. Bugün bir başka. Bu, 14 Mayıs’ın müjdesidir.
İnşallah sandıklar patlıyor mu? Bunun için benim hemşehrilerim, kardeşlerim, kapı kapı dolaşmaya var mı? 14 Mayıs’ta da inşallah bir başka müjdeyi Rize’den alacağız.
Rize’nin çalışkan, mert; Karadeniz gibi yüreği coşkulu insanlarını selamlıyorum. Heyecanınızdan, vefanızdan, aşkınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum.
“Şu güzelliği görüp de aşık olmamak mümkün mü”
Rize’yi görüp de meftun olmamak mümkün mü? Tabiatıyla, deniziyle, yeşilin en nadide tonlarıyla şu güzelliği görüp de aşık olmamak mümkün mü? Ben sizlere aşığım. Sizleri seviyorum. Sizler gibi hemşehrilere sahip olup da gururlanmamak mümkün mü? Şair ne güzel anlatmış Rize’mizi:
Cennette bir bahçeyi yüklemişler tekneye
Getirip kondurmuşlar buraya Rize diye
Oy deniz Karadeniz, ay doğar yaylalara
Rize şahidim olsun düştüğüm sevdalara
“Havalimanının o güzelliği, Rize’ye ayrı bir zenginlik kazandırıyor”
Sevdasına düştüğüm, güzelliğine vurulduğum Rize’yi, Rize’nin siz değerli insanlarını, siz değerli kardeşlerimi saygıyla selamlıyorum. Bugün bir kez daha Rizeli kardeşlerimle kucaklaşmanın sevincini yaşıyorum. Beraberce 21 yılda 15 seçim zaferine imza attık.
Bizden önceki 70 yılda yapılamayan eserleri 21 yıla sizlerle beraber sığdırdık. Milletimizin iradesine vurulan prangaları beraberce parçaladık. Ülkemizi nice fırtınanın içerisinden güvenli sahillere beraber çıkardık. Terör örgütlerinin birlik ve beraberliğime yönelik kalleş saldırılarını beraberce püskürttük.
Havalimanlarından köprülere nice yatırımı ülkemize beraber kazandırdık. Az önce havalimanımıza indik, elhamdüllilah. Rize-Artvin Havalimanı’nın o güzelliği, Rize’ye ayrı bir zenginlik kazandırıyor. Ben Rize’nun uşağiyim da. Bu hizmet olacak.
Pankarta gönderme
Rize’yi sadece İstanbul’a, Antalya’ya, Diyarbakır’a değil, Avrupa’dan Asya’ya tüm dünyaya bağladık. Rize ile birlikte ülkemizin 81 vilayetini eser ve hizmetlerimizle nakış nakış işledik.
Şuraya güzel bir pankart açmışlar. ‘Altı masa, yedi tabak. Birine çatal, birine biçak. Terörün işine tutayiler çanak. Bu işi bozacak Rizeli uşak.’
Uşaklar, bak işunuz ağırdur ha. Ona göre. Bunlar ülkemize olan hizmet aşkımızın sadece birer örneği. Son 21 yılda başardıklarımızdan aldığımız güçle şimdi yepyeni bir destan yazmaya hazırlanıyoruz. Şimdi çok daha büyük atılımların eşiğindeyiz. Bunun adı Türkiye Yüzyılı, şahlanış dönemidir.
“Önlerine gelene cumhurbaşkanlığı yardımcılığı dağıtıyorlar”
14 Mayıs büyük ve güçlü Türkiye idealinin ilk adımı olacaktır. Ata yurduma işte bu yakışır. Yalana bulaşmadık, milletimizi asla yapmayacağımız bir şeyi söylemedik. Dürüst olduk, Karadenizli uşaklar gibi daima harbi olduk.
Bu ülke geçmişte iki anahtar vadedip, sonra milleti sırtındaki ceketten de eden siyasetçiler gördü. Bu ülke her seçim öncesinde bol keseden boş vaat dağıtan işportacı siyasetçilerden, fırıldak tiplerden çok çekti.
Birileri vaat bohçalarını yeniden açtı. Önlerine gelen cumhurbaşkanlığı yardımcılığı dağıtıyorlar. Parlamenter sistem diye çıktıkları yolda döndüler dolaştılar sabah erken kalkanın bir yardımcılık kaptığı bir mezat pazarına vardılar.
“Millete bedava traktör sözü vermişlerdi, dağıtmadılar”
Önce 5 kişiydiler, sonra 7 oldular, bir ara 9’a, hatta 11’e çıktılar. Şimdi kaç olduklarını saymayı artık kendileri bile bıraktılar. Bu gidişle 14 Mayıs’a kadar herhalde 15-20 cumhurbaşkanı yardımcısını bulacaklar. Koltuk sayısını artırmaktan, sağa sola makam dağıtmaktan, bir de elleriyle kalp işareti yapmaktan başka hiçbir konuda anlaşamıyorlar.
Birinin ak dediğine, diğeri kara diyor. Bay bay Kemal çıktı, ‘Londra’daki tefecilerden güya 300 milyar dolar ayarladım’ dedi. Bunun üzerine masadaki diğer ortağı böyle bir paranın olmadığını, gelmediğini, uzunca bir süre de gelmeyeceğini açıkladı. Mahalli idareler seçiminde millete bedava traktör sözü vermişlerdi. Dağıttılar mı? Hayır. Sonra bir de utanmadan çıktılar, biz onu sadece ilgi çekmek için söyledik dediler.
“Bay bay Kemal, LGBT’ci olduğunu biliyoruz”
Bay bay Kemal’in şayet aklına gelir de yolu buraya düşerse PKK elebaşlarının neden kendisini desteklediğini sorun. Kardeşlerim, Kandil’deki teröristler biz ne AK Parti’yi ne MHP’yi desteklemeyiz, 6’lı masayı destekleyeceğiz diyor.
Bölücü örgütün siyasi uzantılarının neden aday çıkarmadığını sorun. Meclis’teki 1 saatlik görüşmede bunlara ne vadettiğini, kapalı kapılar ardında nelerin sözünü verdiğini sorun. Benim kardeşlerim ailenin kutsiyetine inanıyor. LGBT gibi sapkın yapıların niçin kendisine oy dilendiğini sorun. Bay bay Kemal, LGBT’ci olduğunu biliyoruz. Ama AK Parti’nin, MHP’nin, Cumhur İttifakı’nın asla böyle bir sorunu yok. Ailemizi asla yaralamalarına müsaade etmeyeceğiz.
“Kazandıkları belediyelerde insanımızın aşıyla oynuyorlar”
Savunma sanayii projelerinden niçin rahatsızlık duyuyorlar? Ortada böyle bir tartışma yokken, 75 yaşından sonra niçin mezhep, köken meselesini gündeme getirdi? Kazandıkları belediyelerde niçin insanımızın aşıyla, ekmeğiyle oynadığını sorun. Bay bay Kemal, hani kimseyi çıkarmayacaktın belediyelerden? İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de çıkardılar, çıkarmaya devam ediyorlar.
Meydanlarda ne söz verdiysek, göreve geldiğimizde tek tek hayata geçiriyoruz. Bu anlayışla Rize’de de son 21 yılda 64 milyar liralık kamu yatırımı yaptık. 2 bin 11 yeni derslik inşa ettik. Üniversite kazandırdık. 5 bin 962 yatak kapasiteli yüksek öğrenim yurt binaları açtık. 110 adet spor tesisi yaptık. Sosyal yardımlarda ihtiyaç sahibi hemşehrilerime toplam 1,5 milyar lira tutarında kaynak aktardık.
Rize’de yürütülen projeler
Yatak sayısı 800 olan Rize Şehir Hastanemiz ve 100 yataklı Güneysu Devlet Hastanemizle birlikte 15 tesisimizle ilgili süreçler devam ediyor. TOKİ eliyle 5 bin 189 konut projesini hayata geçirdik.
Rize’de İlk Evim’le 1100 konut yapıyor, İlk Arsam’la 300 altyapısı hazır arsa veriyoruz. Şehrimizde riskli yapı olarak belirlediğimiz 1451 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. Rize’nin adeta sembolü haline gelen Ayder Yayla’mızın yolunu ve altyapısını yeniledik. Burada yaklaşık 2 bin araçlık kapalı otopark birlikte bir termal tesisin, konaklama birimlerinin, Gelin Tülü Şelalesi’nin seyir terasının yapımı sürüyor.
Bölünmüş yol uzunluğu 20 kilometreydi, 190 kilometreye çıkardık. İkizdere-İspir yolundaki Ovit Tüneli’ni, İyidere-İkizdere Yolu ile Hurmalık Tünellerini, Salarha Tüneli’ni tamamlayıp hizmete sunduk. Dünyaya örnek olan yıllık 3 milyon yolcu kapasiteli Rize-Artvin Havalimanı’mızı denizin üzerinde yapıp hizmete aldık. Havalimanımızın yolcu sayısı geçtiğimiz yıl 524 bini geçti. İyidere Lojistik Limanı’mızı inşallah 2025’te tamamlıyoruz. Pazar, Çayeli ve Fındıklı’ya balıkçı barınakları yaptık.
Rize’ye 3 içme suyu tesisi, 74 taşkın koruma tesisi, 17 hidroelektrik santral tesisi inşa ettik. Rize’ye 8 milyar lira tutarında tarımsal destek verdik. Şehrimize bir Organize Sanayi Bölgesi ile teknokent kazandırdık. Rize’ye, Güneysu’ya, Çayeli’ne, Ardeşen’e, Fındıklı’ya, Pazar’a, Kalkandere’ye, Derepazarı’na, İyidere’ye, Kendirli’ye, Salarha’ya doğalgaz arzını sağladık. İkizdere ve Muradiye’ye de doğalgaz getiriyoruz. Rize hak ettiği yere kadar inşallah durmayacağız.
“Bunlar maket dediler”
Ne dediler? Bunlar maket. Bunu, Togg’a, TCG Anadolu’ya dediler. Fabrikası bile yok dedikleri ilk yerli ve milli otomobilimizin dağıtımına başladık. Kalorifer peteğine benzettikleri milli savaş uçağımız KAAN’ı hangardan çıkardık. Akıncı’yı ve ANKA-3’ü havalandırdık. Katarlılara sattılar yalanını söyledikleri Arifiye’deki fabrikada yeni nesil fırtına obüslerini ve Altay tankımızı ürettik, ordumuza teslim ettik.
Ortada gaz maz yok dedikleri Karadeniz gazımızı ülkemize rekor bir sürede getirdik. Şimdi ücretsiz olarak dağıtımı başladı. 1 yıl boyunca devam edecek. İlk ay ısınma dahil, konutlardaki tüm doğalgaz faturalarını ücretsiz yaptık.
Gabar’da günlük 100 bin varil üretim kapasiteli petrol bulduk. Şimdi bir adım daha atıyoruz. Kaynağı kendi doğalgaz ve petrol gelirleri olan bir Aile ve Gençlik Bankası kuruyoruz. Buradan elde ettiğimiz gelirle aile ve gençliğe kredi vereceğiz. Bu banka aile kurumunun güçlendirilmesi ve gençlerimizin desteklenmesiyle ilgili çalışmalarımızın finansmanını karşılayacak.
“Hibe ve kredi destekleriyle yanlarında olacağız”
Mesela ev hanımlarımızı, primlerinin üçte birini buradan ödemek suretiyle emekli ederek kendi gelirlerine kavuşturacağız. Gençlerimizin eğitimden istihdama, kendi işlerini kurmadan evliliğe her adımlarında hibe ve kredi destekleriyle yanlarında olacağız.
Rizeli gencimiz evlenmek istediği zaman gidecek 2 yılı ödemesiz, 48 ay vadeli, faizsiz 150 bin lira kredisini alacak, düğününü yapacak. Kendi işini kurmak isteyen gençlerimiz, bir kısmı hibe, bir kısmı uygun şartlarda kredi olmak üzere belli bir kaynağı yanlarında bulacak. Böylece gençlerimiz hayata inşallah daha güçlü başlayacak. Bu aziz milleti Londra’daki tefecilere el açar duruma düşürmeyeceğiz.