Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na: Korkak, ürkek, pısırık, zavallı…
FETÖ’cüler kaldığımız yeri bombalamadılar mı? Korumalarımızı şehit etmediler mi? Biz Atatürk Havalimanı’na geldiğimizde Bay Kemal tankların arasından
FETÖ’cülerin yardımı ile geçerek Bakırköy Belediye Başkanı’nın evine gitti. Hatırlıyorsunuz. Bu böyle ürkek, korkak, pısırık, zavallı birisidir.
“Kavgayı biz etti siz edemezsiniz”
Yeri geldi vesayet odaklarıyla, yeri geldi terör örgütleriyle kavga ettik’ diyor. Biz ettik biz, sen edemezsin. Gün oldu Türkiye’nin istiklal ve istikbaline kast eden şer güçleriyle mücadele ettik.
Bürokratik oligarşiyle de mücadele ettik. İnsanımıza tepeden bakan, milletimizi aşağılayan elitist zihniyetle de kavga ettik.
15 Temmuz gecesi korkaklar kahvesini yudumlarken biz milletimizle hainlerle mücadele ettik. Millete ve memlekete hizmet yolculuğumuzda hukuk katliamlarına, haksızlığa maruz kaldık.
Bu kutlu mücadelenin hiçbir safhasında milletin emanetine gölge düşürmedik. Vatanımızın bekasına, milletimizin huzuruna, insanımızın birlik, beraberliğine halel getirmedik.” diye konuştu.
“Bunlar milletle kavga etmeye geliyor”
Erdoğan, “Bunlar kimle kavga etmeye geliyor? Bunların kimlerle kavga etmeye geldiği açık. Bunlar milletle kavga etmeye geliyor.
Milletin hak ve özgürlükleriyle kavga etmeye geliyor. Bunlar ülkemizin başını bölgesinde ve dünyada eğecek kepazelikler için geliyor. Milletin başına bela olmaya geliyor.
Buna izin vermeyeceğiz. Bunların yılan dillerinin, sahte sözlerinin arkasındaki gerçek niyetlerini göstererek tamamını Allah’ın izniyle sandığa gömeceğiz.” dedi.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde;
“Genel merkezimizle il ve ilçe teşkilatlarımızla seferberlik ruhuyla çalıştığımızda milletimizin gönül kapılarının bize açık olduğunu gördük.
Bu tempoyu düşürmeden yeni araç ve yöntemlerle sürdürerek çalışmalarımızı 2023 Haziranı’na kadar sürdüreceğiz.
16’ncı zaferimize ulaşacağız
1 yıllık süreyi en güzel şekilde değerlendirerek 16’ncı zaferimize ulaşacağız.
Her seçim önemlidir, her seçim tarihidir, her seçim kritiktir. 2002 Kasım seçimleri tarihi bir dönüm noktasıydı.
2007 seçimleri vesayetle mücadelemizde yeni bir safhaya geçmemizi sağlamıştı. 2011 seçimleri eser ve hizmet siyasetimizi zirveye taşımıştı.
2015 seçimleri eski günlere dönmek isteyenlerle hesaplaşmaya dönüşmüştü. 2018 seçimler darbe teşebbüsü ve yeni yönetim anlayışıyla girdiğimiz imtihandı.
2023 seçimleri de hem ülkemizin AK Parti hükümetleri dönemindeki kazanımlarının muhasebesi hem de 2053 vizyonumuzun habercisi olarak tarihe nakşedilecektir.
İlk işareti 2008 finans kriziyle başlayan, salgınla büyük merhaleye ulaşan sarsıntıya Rusya-Ukrayna savaşı da katıldı. Tehditler yanında önemli fırsatlar da çıkardı.
Ülkemize kazandırdığımız demokrasi ve kalkınma sayesinde pek çok sınavı verdik. Milli iradenin üstünlüğünü tesis ettik. Ülkemizin geri kalmışlığını kaldıracak eser ve hizmetleri hayata geçirdik.
Bu seçim Tayyip Erdoğan için değil, Türkiye için önemlidir
Şimdi tüm bu emeklerin, mücadelelerin, fedakarlıklarının asıl meyvesini toplayacağımız bir dönemin eşiğindeyiz. 2023 seçimlerinin öncekilere göre farkı buradan geliyor. Bu seçim AK Parti için, Tayyip Erdoğan için değil, Türkiye için önemlidir.
Türkiye’nin gelişmekte olan zincirini kırıp dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmesi 2023 seçimlerine bağlı.
Muhalefet tarafının ülkemize tek taahhüdü ülkemizi 20 yıl öncesine götürmek. Kılıçdaroğlu muhalefet adına yeni ve daha iddialı bir hedef ortaya koydu. Kavga etmeye geldiğini açıkça söyledi.
Bu zatın eleştirilerine bakıyor, gerektiğinde hak ettiği cevabı veriyoruz. Uzunca zamandır bu zatın söyledikleri yalan, yanlış.
Dün Meclis’te çıkmış, ‘Tayyip Erdoğan Suriye meselesini BM’de dile getirdi mi’ diye soruyor. Bu zat hiçbir BM toplantısını takip etmemiş. Bunların gözü var görmez, kulağı var duymaz.
“Uluslararası güçlerin maşası”
‘Tayyip Erdoğan bu meseleyi Avrupalılarla hiç konuşmadı’ diyor. Devlet yönetmek adına tek bildiği şey, hastanelerinde insanların rehin kaldığı, emekli maaşlarını ödeyemeyecek hale gelen SSK Genel Müdürlüğü’dür.
Bürokratik kariyeri ülkemizin en büyük utanç kaynağından birisidir. PKK’sından FETÖ’süne, DHKP-C’sine kadar ülkemizle ve bölgemizle ilgili tüm uluslararası güçlerin maşalığını yaptığının şahidiyiz.
Ankara’dan İstanbul’a teröristlerle yürüdüğünü görürsünüz, çadır kurduğunu görürsünüz. Bütün bu teröristlere yandaşlarıyla cenaze törenlerine katıldığını görürsünüz. Bu tür insandan daha başka ne beklenir.
Hiçbir terör örgütüne, Türkiye düşmanına kullanmadığı ifadelerle bize saldırmayı siyaset sayana bu zata Parti Sözcümüz gerekli cevabı verdi.
Masa diye kurdukları 6 benzemez ittifakı titremeye, dökülmeye başladı. Ortak aday belirleyemeyenlerin ülkenin kritik meselelerinde kararlı tutum koyamayacaklarını görmek için allame olmaya gerek yok.
Kimi çıkıyor iftihar meselesi eserlere çatıyor, diğeri çıkıyor gençlerin kıyafet ve eğitim haklarına saldırıyor. Kimi çıkıyor sığınmacı düşmanlığı üzerinden nefret suçları işliyor.
Kimi çıkıyor kibriyle, hırsıyla herkesi ötekileştiriyor. Kimi çıkıyor kabiliyetsizliğini başkalarına suç atarak gizlemeye çalışıyor. Kimi çıkıyor siyasi ve ekonomik krizlerin ateşiyle yanan dünyada ülkemize köstek oluyor.