AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eski avukatı Ali Özkaya; Genelkurmay Eski Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasını sağlayan yasanın FETÖ tarafından istendiğine yönelik iddialarına tepki gösterdi.
Özkaya, “TMMM’nin yasama organı sıfatıyla çıkarttığı kanuna ayar vermeye kalkmak kimsenin haddi değildir. Eğer kanun anayasaya aykırı ise Anayasa Mahkemesi’nin denetimi vardır. İptal veya itiraz davası olabilir. Bu ülkenin en kibar ve naif Başbakanı ve iki bakanı askeri cunta tarafından idam edilmiştir” ifadelerini kullandı.
Ali Özkaya, sosyal paylaşım sitesi Twitter’daki şahsi hesabından İlker Başbuğ’un açıklamalarını eleştirdi:
“1960, 1963, 1971, 1980, 1997, 2007 ve 2016’da olmak üzere birçok darbe ve onlarca da darbe teşebbüsü bu ülkede yaşanmıştır. 1960 Anayasası ile askeri ve yargısal vesayet tüm milleti adeta esir almıştır. Milletin inanç değerleri tam bir baskı ve sindirmeye tabi kılınmıştır.
Laiklik ilkesi adeta ‘dinsizlik’ şeklinde uygulanmıştır. Müslüman milletin inancını yaşamak istemesi ağır cezai müeyyidelere tabi kılınmıştır. AK Parti, yasaklar-yolsuzluk ve yoksulluk ile mücadele için kurulup iktidara gelmiştir. Vesayet organları, iktidarı boğmak istemiştir.
2003-2004-2005 yıllarında yaşanan darbe teşebbüsleri, 2007 e-Muhtırası, 2008 kapatma davası ve sonraki süreçleri hep beraber yaşadık. FETÖ ilk soruları çaldığında yıl 1986. Gerçek dindarlar namaz kılıyor veya eşi örtülü diye YAŞ kararları ile atan İlker Başbuğ ve zihniyeti idi.
Namaz kılmayan, içki içen ve solcu komutanların kızları ile evlenen FETÖ’cüler görevde yükselten de aynı zihniyetti. 28 Şubatta İHL ile yerli ve milli cemaatleri baskı altına alıp FETÖ’nün önünü açıp küçük ilçelere kadar kolej açtıran ve herkesi bunların dersanesi yönlendiren de aynı zihniyetti.
Bu kirli ve istihbari yapı en çok askeri dönemlerde ve ara rejim dönemlerinde gelişti. FETÖ, kendisine yer açmak için herkesi örgüt kazanına atınca bunlara karşı çıkan yine Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan oldu. Eğer Sayın Cumhurbaşkanımız olmasaydı, sizin hepiniz bugün Silivri’de idiniz.
2009 yılında yapılan kanun değişikliği uluslararası hukuka uygun ve askeri vesayeti kıran bir düzenlemedir. Yasama faaliyeti süreçlerini bilenler benzer binlerce uygulama olduğunu bilir. Anayasanın 83. maddesi açıktır. Hiçbir milletvekiline bu sözü söylemek kimsenin haddi değildir.
Sayın Cumhurbaşkanımız sayesinde cezaevinde bulaşık yıkamaktan kurtulanlar ve 2023 hesabı yapanlar bilsin ki Büyük Türk Milleti, egemenliğini hiçkimseye bırakmaz ve vesayetçilere geçit vermez…”