Hafter ile ittifak yapan el-Kani’nin Avrupa ülkesinde tedavi gördüğü ortaya çıktı!.
Libya’da insanlık dışı savaş suçları işlemekle suçlanan ve darbeci lider Halife Hafter ile ittifak yapan Abdurrahim el-Kani’nin Almanya’da tedavi gördüğü ortaya çıktı.
Alman Süddeutsche Zeitung gazetesinin haberinde, Hafter yanlısı elebaşılarından savaş suçlusu Abdurrahim el-Kani’nin 5 kardeşiyle birlikte Tarhune kentinde özel bir güç kurduğu ve komuta ettiği aktarıldı. Hafter’e bağlı bu grubun başkent Trablus’a 40 kilometre mesafedeki Tarhune kentinde sivil halkı katletmek, işkence etmek ve insanları zorla alıkoymakla suçlandığı belirtilen haberde, bu gücün ayrıca Trablus ve başka yerlerdeki yerleşim birimlerini bombaladığına işaret edildi.
Haberde, Abdurrahim el-Kani’nin son olarak bu yılın ocak ve şubat ayında Almanya’da Bonn Üniversite Hastanesi’nde, Libya’nın Mısrata şehrindeki çatışmalar sırasında meydana gelen bir patlama sırasında yaralanması sebebiyle tedavi gördüğünün açıklandığı ifade edildi. Haberde, Federal Savcılığın ve Federal Suç Dairesi’nin el-Kani’nin Almanya’da kalması ve hakkındaki suçlamalarla ilgili bilgisi olduğu belirtildi.
Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesinin el-Kani hakkında Libya’da tutuklama emri bulunduğuna işaret ederek “soruşturma yapma olanağı” bulunup bulunmadığı konusunda Alman makamlarına yazı yazdığı bilgisi paylaşılan haberde, Federal Savcılığının soruşturma başlatmayı incelediği ve el-Kani’nin Federal Polis tarafından kontrol altında olduğunu ilan ettiği anlatıldı. Haberde, buna rağmen El-Kani’nin şubat ortasında Almanya’dan elini kolunu sallayarak ayrıldığı ve Libya’ya döndüğü vurgulandı.
Kani kardeşlerin tüm Libya’nın diktatörlüğüne yükselmek isteyen Hafter ile bir süre ittifak ettiğine dikkat çekilen haberde “Hükümet güçlerinin haziranda Tarhune kentini ele geçirmesinin ve Kani kardeşlerin milisleriyle buradan kaçmasının ardından şehirde en az 230 cesedin yer aldığı 8 toplu mezar bulundu.” bilgisi yer aldı.
Haberde, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Komisyonu’nun toplu mezarlarla ilgili bir soruşturma komisyonu görevlendirdiği, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in de kapsamlı ve şeffaf araştırma yapılmasını ve faillerin hakim karşısına çıkarılmasını talep ettiği aktarıldı.
Alman Dışişleri Bakanlığının el-Kani’ye 2017’de Alman vizesi verildiği bilgisini paylaştığı ifade edilen haberde, el-Kani’nin kanser tedavisi için verilen oturumla Almanya’ya girebildiği belirtildi.
Tarhune’ye döndükten sonra katliamlarına devam eden el-Kani’nin, Haruda ailesinden 3 kadının kaçırılmasını bizzat yönettiği ve bu kadınlara işkence yapıldıktan sonra öldürüldükleri aktarıldı.
Haberde, Alman makamları, Bonn Üniversitesi ve Uluslararası Ceza Mahkemesinin bu konuda bir açıklama yapmayı reddettiği kaydedildi.