Haluk Bayraktar’dan Kılıçdaroğlu’na tepki! “TEKNOFEST’i kutlamak yerine, ‘Amerikalı şirkete veririm’ diyor!.”
Katıldığı bir televizyon programında açıklamalarda bulunan Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar, 7’li koalisyonun cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Atatürk Havalimanı’nı Amerika’daki Sierra Nevada (SNC) şirketinin sahiplerine teslim edeceğini söylemesine tepki gösterdi. ‘Cumhurbaşkanımız çıksa ‘Bir Türk şirketine tahsis ettim’ dese, ne derler? Burayı peşkeş çekiyor derler’ diyen Haluk Bayraktar Kılıçdaroğlu’na yönelik, “Milyonların akın ettiği TEKNOFEST’i kutlamak yerine, ‘Ben burayı Amerika menşeili bir firmaya tahsis edeceğim diyor. Bu normal mi?” diyerek tepki gösterdi.
Katıldığı bir televizyon programında Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları, TEKNOFEST ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Baykar Teknoloji Genel Müdürü Haluk Bayraktar şu ifadelere yer verdi:
Biz TEKNOFEST’i milli teknoloji projesi kapsamında yapıyoruz. Bunun biz paydaşayız. TEKNOFEST açık alanda düzenlediği için hava şartları çok önemli. Yarışmaların ve gösterilerin olduğu bir organizasyon. Bu nedenle açık havada yapılıyor. Bakü dahil toplam 7 TEKNOFEST yaptık. Bir yıl İstanbul’da bir yıl Anadolu’da yapıyorduk. Anadolu’dan çok büyük ilgi var. Bir takım yarışmaları dışarıda yapıyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yıl hasebiyle 3 tane TEKNOFEST yapma kararı verdik. İzmir, İstanbul ve Ankara’da. Deprem sebebiyle İzmir’i iptal ettik. Ağustos ayında Ankara’da yapacağız. Tarihi öne çekmek gibi bir şey yok. Seçime yönelik bir şey değil. Tarihleri geçen yıl ilan ettik zaten.
“TEKNOFEST’E 1 MİLYON YARIŞMACI BAŞVURDU”
TEKNOFEST ilk yapıldığı tarihten bu yana dünyanın en büyük havacılık festivali. TEKNOFEST ticari bir organizasyon değildir. Gençlerin hayalinin tetiklendiği çok farklı bir operasyondur. Dünyada havacılık organizasyonları vardır ama paralı giriş vardır. Burada kurulan stantlarda firmalar ürün satmak için ürünleri sergilemiyor. İnsanımız müthiş bir teveccüh gösteriyor. 10 yaşında bir çocuk uçağa dokunması hayalini tetiklemesi onun ülkeye bağlılığını artırıyor. 7’den 70’e inanılmaz mutluluk ve gurur duyuluyor. Burada 41 tane teknoloji yarışması var. Dünyada roket yarışması 2 ülkede yapılıyor, bir tanesi Türkiye’de. Ülkemizi ve gençlerimizi geleceğin teknolojisine hazırlamamız lazım. Geleceğe yönelik hedefleri somut bir şekilde uygulaması lazım. TEKNOFEST’te takımlar 1 yıl boyunca çalışıyor. İlk yaptığımız zaman 20 bin yarışmacı başvurmuştu. 550 bin ziyaretçi gelmişti. Şuan 1 milyon yarışmacı 330 bin takım başvurdu. Yani sadece 5 yılda 50 kat artmış. Bunlar ülkemizin geleceği adına çok önemli başarıdır. Buraya ürünler ilk olarak prototip geliyor. Kızılelma’yı ilk kez Ağustos 2022’de halkımızla buluşturmuştuk. Ondan 6 ay sonra uçurduk. Bunu dünyada Türkiye’den başka yapabilecek bir ülke yok. Hürjet ilk kez uçuş yaptı. Bütün yenilikler ilk kez burada sergileniyor. Sonra ürün geliştiriliyor. Milletimizde adım adım bu gelişimleri görüyor.
“HEDEF GÖSTERİLİRKEN SİYASET OLMUYOR, BEN BUNU YAPINCA SİYASET Mİ YAPIYOR OLUYORUM”
Bizim Teknofest sadece Baykar’ın değildir. Burada 102 tane paydaş kuruluş var. Üniversitelerimiz var burada. Müthiş bir coşku var. 1 milyon gencimiz, geleceğin teknolojik alanlarına yönelik yarışmalara katılmış. Titizlikle çalışan bir festival. Ticari bir organizasyon da değil. Halk için yapılmış bir organizasyon. Türkiye’nin son 20 yılda savunma sanayisinde ortaya koyduğu müthiş başarılar var. Türkiye 2010’a kadar piyade tüfeğini yapamayan bir ülke konumundaydı. Tüm teknolojilerde bağımlıydı. İsrail’den İHA alıyorduk. İsrailli pilotlar uçmak istemiyorsa uçmuyordu. Türkiye yurt dışından bir çok teknolojiyi tedarik ederken kimse bunu eleştirmiyordu. Heron’u eleştiren bir siyasetçi gördünüz mü Türkiye’den? ABD’den İHA tedarik edilmeye çalışıldı. Bunu eleştiren duydunuz mu? Biz milli başarılar elde ediyoruz. Türkiye’yi sahada güçlü kılıyor. Niye böyle olduğu durumda eleştiriler duymaya başlıyoruz? İHA ve SİHA’da Türkiye 15 yıl önce muhtaçtı. Şuan Baykar dünyanın en büyük İHA ve SİHA ihracatçısı. Dünyada kimse rekabet edemiyor. Ülkeler, Türkiye’den yardım istiyor. Yani Türkiye, hem bölgesel güç hem de dost coğrafyalara yardım eden bir ülke haline geldi. 2020 yılında Karabağ’da Azerbaycan’a sunuldu. Bunun takdir edilmesi gerekmez mi? Milli SİHA’lar PKK’la mücadelede önemli başarılar elde ettiğinde ilk tepki CHP’li Sezgin Tanrıkulu’dan geldi. ‘SİHA’lar Jitem’ dedi. Siz hangi ülkenin milletvekilisiniz? Sezgin Tanrıkulu bunu derken konu Kılıçdaroğlu’na soruluyor. Herhangi bir cevap verilmiyor. Ve Tanrıkulu şuan Diyarbakır’da CHP’nin 1. sıra adayı. Ben hedef gösterilirken siyaset olmuyor, ben bunu yapınca siyaset mi yapıyor oluyorum.
“TEBRİK EDECEĞİNE ‘ABD’Lİ ŞİRKETE VERİRİM’ DİYOR”
İstisna değil bu saldırı. Sistematik saldırı yapılıyor. CHP Milletvekili sevda Erdan Kılıç. Ne dedi kendisi? ‘Yandaş bir şirket olarak Baykar’ın önünü açılıyor. ASELSAN’ın mühendislerini alarak büyütülüyor.’ Külliyen yalan. İftira atılıyor bize. Bu Kılıçdaroğlu’na soruluyor. Bir şey demiyor. Devam ediyor. T3 Vakfı. Babamın bize vasiyeti var. ‘Kimseden destek almayacaksınız’. Büyükşehir belediyesi seçimlerinden önce vakfımız iftiralara maruz kaldı. CHP’li Ağbaba ‘T3 Vakfı 41 milyon TL yardım aldı’ dedi. O zaman çağrı yaptık, ‘Açıklayın’ dedik. Şimdi kendisi Malatya’dan milletvekili adayı. En son da Kılıçdaroğlu. TEKNOFEST’in ilk gününde ‘Tebrik ederim’ demek yerine ‘Biz Atatürk Havalimanı’nı ABD’li bir şirkete tahsis edeceğiz’ ne demek. Cumhurbaşkanımız çıksa ‘Bir Türk şirketine tahsis ettim’ dese, ne derler? Burayı peşkeş çekiyor derler. Kılıçdaroğlu’nun bu açıklaması normal mi? Nuri Demirağ bu ülkenin ilk özel sektör girişimcisi. Gök Okulu’nu burada kuruyor. 1935-1945 yılları arasında uçaklar yapıyor. Ama öyle bir engelleniyor ki, yaptığı uçaklardan bir tanesi bile müzelerimizde örneği dahi yok. Sadece kullanılan alüminyum borular oyuncak müzesinde sergileniyor. Vecihi Hürkuş var. Hapse koyulmuş. Nice girişimler var ki, muazzam atılımlar yapılmış. Ama üstü öyle örtülmüş ki, sonrasında Türkiye acentalara teslim edilmiş.
“BİZE İFTİRA ATANLAR YÜKSELİYOR”
Sayın Kılıçdaroğlu, 2012 yılında Baykar’ı ziyaret etti. Bu vizyonu anlattık kendisine. Sayın Kılıçdaroğlu gibi çok misafir ağırladık. Önemli olan milli teknoloji hamlesi projesine sahip çıkmak. Bunlara sahip çıkılsa ne problemimiz olur ki? Övünmek için söylemiyorum ama Afrika’dan Ukrayna’dan madalyalar alıyoruz. Bizim aldığımız madalya Türkiye’nin aldığı madalyadır. Bize iftara atanlar yükseliyor. Sahip çıkılıyorsa, niye bize iftira atanlar yükseliyor. Ben bunu söyleyince siyaset mi yapmış oluyorum. Baykar’a diyorlar ki, rekabetten korkuyor? TEKNOFEST’te insansız hava yarışması var. Binlerce teknoloji takımı katılıyor yarışmalara. Şu an nesiller yetişmesi için çalışıyoruz. Böyle bir şeyden çekiniyor olsak, böyle bir şey yapar mıyız? Biz kendi fabrikamızda bir şey yapıyor olsak, geçmişte olduğu gibi sümen altı edilebilir. Kılıçdaroğlu rahmetli babamla da tanışıyordu. Diyaloğu vardı. Biz ona anlattık. Türkiye’de kimse bizi bilmezken İsrail’in en büyük şirketi ‘Sizinle çalışmak istiyoruz’ dedi. Kendisi bize ‘Bu iş siyaset üstü, sahip çıkmamız lazım’ dedi. Ainesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Milli olunca niye rahatsız olunuyor?
“EN BÜYÜK HEDEFİMİZ, SAVUNMA SANAYİNİ SÜRDÜRÜLEBİLİR YAPMAK”
Burayı kutlamak yerine ‘ABD’ye tahsis edeceğim’ diyene karşı çıkmazsam, yarın öbür gün bu ülkenin milli şirketine kayyum atanmasına sebep olmuşumdur demektir. Ben bunu deyince, niye siyaset yapmış oluyorum? ‘Türkiye için büyük risk. Yarın kalktı Katarlılara sattı, olmaz’ diyor Baykar’la ilgili. 28 tane ülkenin lideriyle muhatap oluyorum, kimse satın almak istemiyor. Savunma sanayisinde ürün üreten firmalar tamamıyla devlete tabii. Devletten izin alınarak yapılıyor. Tamamıyla devletin izinleriyle yürüyen bir sektör. Ben aynı zamanda SAHA İstanbul’un başkanıyım. En büyük hedefimiz, savunma sanayini sürdürülebilir yapmak. Amacımız daha çok özel sektör kazandırmak. Dünyada böyle gidiyor.
“BAYKAR’IN FARKLI BİR ÜLKEYE SATIŞI SÖZ KONUSU OLMAZ”
Bizim hedefimiz, Türkiye savunma sektöründe derinlemesine eko sistem oluşturmak için bir sanayi kümelenmesi. Bütün sektörlerde ülkemizde kritik işler yapan firmaların yurt dışına satılmasının devlet kontrolünde olması lazım. Firmaların yurt dışına hisse devriyle ilgili bir kararname çıkarıldı. Bunu Anayasa Mahkemesi’ne kim götürdü? Aynı CHP yaptı. Biz bu işleri ticaret için, geliri maksimize etmek için yapmıyoruz. Kılıçdaroğlu’na da anlatmıştık. 2005 yılında İsrail geldi bize. Ne dün, ne bugün, ne de yarın Baykar’ın farklı bir ülkeye satışı diye bir durum söz konusu olmaz. Yabancıdan alırken sesi çıkmıyor. Devrim otomobili vardı. 123 gün 23 tane mühendis araba yaptı. Basit bahanelerle engellendi. 60 yıl sürdü bu ülkenin Togg’a kavuşması. Baykar, 20 yıl önce 5 kişilik bir ekiple başladı. 5 kiloluk uçakla uğraşıyordu. Şimdi 6 tonluk uçaklarla uğraşıyoruz. Kızılelma uçuyor, Akıncı uçuyor, Niye takdir edilmiyor? Bir Yunan Başpiskoposu bir de bu anlayıştaki zihniyet takdir etmiyor. Buraya milyonlar akıyor. Benim siyasete girme gibi bir derdim niye olsun? Amacım hedefim belli. İftiraya cevap vermek siyaset mi oluyor?