Malum medya gazetecilikte ahlak bırakmadı! Paçavraların yalan haber furyası…
Birgün Gazetesi’nin ‘Alevi askerin cenazesine devletin zirvesi ve Genelkurmay katılmadı” iftirası, İmamoğlu’nun ‘trolleri’ vasıtasıyla yaydığı ‘Kanal İstanbul depremi tetikler’ yaygarası, Cumhuriyet’in “Danıştay’dan çocukları türbana sokan karar” haberi, Yeniçağ’ın, “Kanal İstanbul’un tapu kayıtları gizlendi’ uydurması rezaleti ortaya koyuyor.
Son günlerde gemiyi iyice azıya alan solak medya mensupları, Türk basın tarihine geçecek rezalette yayınlara imza atıyor. Kanal İstanbul, Suriyeli mülteciler, güncel siyaset ve ekonomi konusunda aslı astarı olmayan haberler yayımlayan sözde gazeteciler, halkı kin ve nefrete teşvik ediyor.
Fox TV, Tele 1, Sözcü, Cumhuriyet, Birgün ve Yeniçağ gazeteleri adeta yalan makinası gibi çalışıyor. Hukuki bir yaptırımı bulunmayan yalan haberler milyonlarca vatandaşımızı zehirlerken, gerçeğin üstü de kasıtlı olarak örtülüyor. Sosyal medyada ‘Gazeteci’ unvanıyla paylaşım yapan isimlerin asparagas paylaşımları da milyonlarca alıcı bulabiliyor.
Basın özgürlüğü istismar ediliyor
İnsan hakları, demokrasi ve ekonomi alanlarında Türkiye’ye çağ atlattıran Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın, basın özgürlüğünün önünü açmasını fırsat bilen ideoloji simsarları, yalan haberler aracılığıyla AK Parti iktidarını yıpratmaya çalışıyor. Hiçbir yasal tahkikata uğramayacağını bilen solak kalemşörler ve sosyal medyanın paralı trolleri her gün onlarca yalan haberi dolaşıma sokuyor.
Sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan’ın, ‘Saraya giden CHP’li’ yazısı Türk basın tarihinin en iğrenç makalelerinden biri olarak tarihe geçti. CHP’deki parti içi mücadeleyi, Türkiye’yi yöneten siyasi irade üzerinden dizayn etme çabası olan yalan yanlış haber, gündemi ve kamuoyunu haftalarca meşgul etti.
Halkı kin ve düşmanlığa alenen sevk ediyorlar
Mezhepçi provokasyonlarıyla bilinen Birgün Gazetesi de, toplumu birbirine düşürme amacı taşıyan kirli bir habere imza attı. Pençe 3 Harekatı kapsamında şehit olan Sözleşmeli Er Berkay Işık’ın, cenazesi ile ilgili “Alevi askerin cenazesine devletin zirvesi ve Genelkurmay katılmadı” başlıklı yalan bir haber yayımlandı. Işık hızıyla yayılan haber, toplumsal fay hatlarını harekete geçirebilecek bir nitelik taşıyordu. Oysa şehidimizin cenazesine hükümet ve askeri kanattan en üst seviyede katılım olmuştu. Yalan haberlerin yayılmasında siyasiler de ‘kasıtlı’ olarak katkıda bulundu. CHP’nin İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kanal İstanbul projesi ile ilgili gerçek olmayan bilgilerin yayılmasını sağladı. ‘Kanalın depremi tetikleyeceği’, ‘ÇED raporunun olmadığı’ ‘Bilim adamlarının onay vermediği’ gibi ipe sapa gelmez iddiaları kamuoyuna yansıttı.
Yalan, gerçeklerin önüne geçiyor
Cumhuriyet Gazetesi de 28 Şubat sürecinden kalma ‘jakoben’ alışkanlıklarına hız verdi. Lisede başörtüsünün yasaklanmasını isteyen bir eski Türkiye artığının Danıştay’dan ret yemesini ‘Danıştay’dan çocukları türbana sokan karar’ başlığıyla servis etti. Sözde milliyetçi Yeniçağ Gazetesi de “Bakanlıktan Kanal İstanbul Hamlesi: Tapu kayıtlarına kısıtlama’ başlığıyla yalan haber yayımladı. Tele 1 isimli kanal da aynı yalan haberi kullandı. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Ruhat Mengi, Çin’deki bir polis şiddetini Türk polisinin yaptığını iddia ederken, sosyal medyada on binlerce takipçisi olan ‘etki ajanları’ Suriyeli mülteciler, intihar olayları ve daha birçok mesele de kasıtlı olarak yalan haberleri paylaştılar.