Türk olmaktan utandığını söyleyip İtalya’ya yerleşen Serra Yılmaz’dan Türkiye’ye Geri dönmek istiyor iddialarına cevap!.
İtalya’da hayatını idame ettiren oyuncu Serra Yılmaz’ın Coronavirus nedeniyle Türkiye’ye alınma talebinde bulunduğu iddiası ortalığı karıştırdı. Yılmaz’dan açıklama geldi..
Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkıp hızla tüm dünyaya yayılan Koronavirüs salgını, Çin’in ardından en çok İtalya’yı vurdu. Çin’den sonra Koronavirüs nedeniyle ölümlerin en çok gerçekleştiği ülke İtalya oldu. İtalya’da vatandaşlar evlerine kapandı.
Hayatını İtalya’da idame ettiren Serra Yılmaz’ın Türkiye’ye alınma talebinde bulunduğu iddiası ise sosyal medyayı ayağa kaldırdı. Seneler önce Türkiye’yi terk ederek İtalya’ya taşınan Yılmaz, geçtiğimiz haftalarda İtalya’da Koronavirüs nedeniyle perişan olduklarını ifade ederek Twitter’dan bir paylaşımda bulundu.
Son olarak ise gazeteci Sevda Türküsev, Twitter hesabından Serra Yılmaz’ın İtalya’dan Türkiye’ye alınması için başvuruda bulunduğunu iddia ederek şu paylaşımı yaptı:
”Türkiye’de yaşayamayacağını söyleyip İtalya’ya yerleşen Serra Yılmaz, yaşanan coronavirüs salgınından sonra İtalya’da çok kötü durumda olduklarını ifade edip, dün vatandaşı olmaktan utandığı ve terk ettiği Türkiye’ye, kendisinin İtalya’dan alınması için başvuruda bulunmuş. Zavallı!”
Ardından Serra Yılmaz’ın ”Serra Türk müsün?” sorusu üzerine ”Evet ama bu benim suçum değil” dediği bir videoyu paylaşan Türküsev, linç kampanyası başlatmak istercesine bir de şu paylaşımı yaptı:
”Yes Serra, bu senin tercihin değildi! Türk olmak asla bir suç değil gurur ama sen bunu anlayamazsın tabi. Lakin seninle aynı ülke vatandaşı olmak bize cidden ceza gibi bir şey… Ortada bir suç yok ama bize ağır bir ceza var!”
Sevda Türküsev’in bu paylaşımlarının ardından Serra Yılmaz, Twitter’da en çok konuşulanlar listesine girdi. Türküsev’e destek verenler Serra Yılmaz’ın Türkiye’ye alınmaması için birçok paylaşımda bulundu.
Ancak Yılmaz’ın böyle bir talebinin olmadığı ve Floransa’da ev karantinasında olduğu öğrenildi. Sağlık durumuyla ilgili açıklama yapan Yılmaz, “Gayet iyiyim ama genel durum maalesef tatsız” dedi.
Öte yandan Serra Yılmaz, geçtiğimiz haftalarda İtalya’da Koronavirüs’ün yayılmasını gösteren bir harita paylaşarak, “Valla bizim sektör battı. 03/04’e dek tiyatro sinema her şey durdu. Perişanız. Ama her şey göreceli hayatta. Sınır geçmeye uğraşan bir sığınmacı da olabilirdim” paylaşımında bulunmuştu.
Peki, Serra Yılmaz kimdir?
1954 yılında Semih Tuğrul ile Mualla Hanım’ın tek çocuğu olarak İstanbul’da doğdu ve büyüdü. Küçük yaşlarda Fransızca öğrendi. İstanbul’da bulunan Sainte-Pulchérie ve Saint Benoît adlı Fransız liselerinde eğitim gördü.
Fransa’da bulunan Université de Caen Normandie’nin psikoloji bölümünden mezun oldu. Serra Yılmaz İtalya’da yaşıyor…
Sanat hayatına Dostlar Tiyatrosu’nda başlayan Yılmaz, Fransa Kültür Bakanlığı tiyatro sorumlusu olan Robert Abirached’den tiyatro dersleri aldı.
Uzun yıllar boyunca önce dramaturg, oyuncu ve Genel Sanat Yönetmen Yardımcısı olarak, daha sonra Rainer Werner Fassbinder’in “Diğerlerinin Adı Ali” oyununu sahneye koyarak Şehir Tiyatroları’nda yer aldı. İstanbul’da yaşayan sanatçı, Fransızca ve İtalyancadan anında çeviri konusunda profesyonelce çalışmakta olup, 27 Kasım – 1 Aralık 2006 tarihleri arasında gerçekleşen Papa XVI. Benedictus’un Türkiye ziyaretinde çeviri yapmasıyla tanındı.
Sanatçı, Ferzan Özpetek’in Karşı Pencere filminde büyük başarı elde etmiştir. İtalyan sinema dünyasında iyi tanınan Serra Yılmaz, yurt içinde ve dışında sinema ve dizi filmlerde rol almaktadır. Tarkan’ın “Hüp” şarkısının klibinde de yer almıştır. 2011 Venedik Film Festivalinde “İlk Yapıt” kategorisinde jüri üyesi olarak görev almıştır.
28 Kasım 2014 tarihinde Türkiye’ye gelen Papa I. Franciscus’un Türkiye ziyareti boyunca çevirmenliğini yaptı. 2017 yılında ise İtalya’da MIX Milano Festivali’nde “Komedi Kraliçesi” (Queen of Comedy) ödülüne layık görüldü.
1977 yılında Dostlar Tiyatrosu’nda beraber çalıştığı Levent Yılmaz’la evlendi, 1987 yılında boşandı. Ayşe (d. 1979) adında bir kızı vardır. Maksat Sanat ile yaptığı röportajında ateist olduğunu açıkladı.
1991 yılında meme kanserine yakalandığı ve tedavi olduğu bildirildi.