Türkiye’ye karşı ortak düşmanlık…
Türkiye Libya ile imzaladığı deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşmasının bir benzerini İsrail ile de yapması halinde İsrail GKRY’nin sahiplendiği 12 parselden 5’inde, Türkiye ise 3’ünde hak sahibi olacak. Bu arada Libya ile yapılan mutabakat sonrası panikleyen Mısır, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerini engellemek için ortak hareket etmek üzere anlaşmaya vardı.
Deniz hukuku uzmanları, Türkiye’nin İsrail ile karşılıklı kıyıları bulunduğunu ve denizden komşu olduklarına dikkat çekti. Uzmanlara göre, iki ülke arasında imzalanacak bir sınırlandırma anlaşmayla İsrail, GKRY’nin sahiplendiği parsellerden 12.’sinin tamamını, 8-9-11. parsellerin ise büyük kısmı ile 1-10. parsellerin de bir kısmına sahip olabilecek. Türkiye de GKRY’nin Kıbrıs Adası’nın güneyinde sahiplendiği 1-7-9. parsellerde deniz yetki alanlarına sahip olabilecek. Türkiye’nin Libya ile imzaladığı deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması; İsrail başta olmak üzere Mısır ve Lübnan’a da emsal gösteriliyor. Deniz hukuku uzmanlarına göre GKRY’nin izlediği yöntemin kullanılması halinde, Mısır, Suriye ve KKTC’nin yanı sıra, İsrail ve hatta Lübnan ile ilgili kıyıdaş devlet olarak antlaşma imzalanabilir. Bu ülkelerle imzalanacak sınırlandırma anlaşmasıyla taraflar daha fazla deniz yetki alanına sahip olabilecek.
RUMLAR 8 PARSELİ KAYBEDECEK
Uzmanlar, Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Dr.Cihat Yaycı’nın 2010 yılında yayınladığı Doğu Akdeniz’de Deniz Yetki Alanlarının Paylaşılması Sorunu Ve Türkiye” başlıklı makalesinde yer alan haritaya da dikkat çekti. Uzmanlar, bu haritada açıkça gösterilen şekliyle Türkiye ile İsrail’in karşılıklı kıyıları bulunduğunu ifade etti. İki ülkenin bir sınırlandırma anlaşması imzalamaları durumunda, GKRY’nin sahiplendiği parsellerden 12’nin tamamı, 8, 9 ve 11’in büyük kısmı ve 1, 7 ve 10’un bir kısmı İsrail’in olacak. Türkiye de Kıbrıs’ın Adası’nın güneyinde sahiplendiği 1, 7, 9. parsellerde deniz yetki alanlarına sahip olabilecek. İsrail ile yapılacak bir sınırlandırma antlaşmasının imzalanması durumunda Yunanistan’ın GKRY ile GKRY’nin ise diğer ülkelerle yaptığı yaptığı deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşmaları da bir anlamda kadük hale dönüşebilecek.
Türkiye ve İsrail’in anlaşması Rumların sahiplendiği parselleri tam ortasından bölüyor.
OLDUBİTTİLER VE HAK TARTIŞMALARI
Doğu Akdeniz’de bir oldubitti ile Türkiye ve KKTC’yi devre dışı bırakmaya çalışan Yunanistan; GKRY, İsrail ve Mısır ile deniz yetki sınırlaması anlaşması imzalamıştı. Ancak, Doğu Akdeniz’de en uzun kıyı şeridine sahip olan Türkiye’nin Kıbrıs Adası’nın batısında ve kuzeyinde kalan deniz alanlarında egemen hak ve meşru çıkarları bulunuyor.
GKRY’nin, Mısır-İsrail-Lübnan’dan gasp ettiği alan 30 bin 57 km2 olurken, Yunanistan’ın Libya’dan gasp ettiği alanın ise 39 bin km2 olduğu ortaya çıktı. Yunanistan ve GKRY, hakkaniyet ilkesini aykırı olarak Doğu Akdeniz’de yaklaşık 217 bin km2’lik alanda hak iddiasında bulundu.
YUNAN BASININI KORKU SARDI
Türkiye’nin Libya ile yetki sınırlandırma anlaşması imzalaması sonrasında Yunanistan basınını adeta bir korku sardı. Hellasjurnal isimli sitede yer alan haberde,”İsrail’deki tavır değişikliğine dikkat edilmesi gerekir” denildi. Haberde İsrail’in tavır değiştirmesi durumunda “Yunanistan ve Kıbrıs tarafından çok dikkatle izlenmesi gereken sonuçlar doğurabileceği” ifade edildi.
pentapostagma adlı sitede ise “east med boru hattına ilk darbe İsrail’den geldi. İsrail Afrodit’ten faydalanmayı engelliyor” başlıklı makale yayınlandı. Makalede özetle; “İsrail kaynaklarından alınan bilgiye göre İsrail’in enerji bakanı Udi Adiri tarafından Noble Enerji firmasına bir mektup gönderildi. Bahse konu mektupta Adiri’nin Afrodit parselinden çıkarılacak doğalgazın nakledilmesine İsrail devletinin izin vermeyeceğini muhataplarını bilgilendirdi” denildi.
İSRAİL TÜRKİYE’YE MAHKUM
İsrail basını, Akdeniz’den Avrupa’ya uzanan doğal gaz projesinin güvenliği için hükümetlerinin Türkiye’yle anlaşmaya mahkum olduğu değerlendirmesinde bulundu. Haaretz gazetesi, İsrail’in çıkarları adına Türkiye ile ilişkilerini geliştirmek zorunda olduğunu ifade etti. Yazıda, “Türkiye-İsrail ilişkileri dondurulmuş olsa da çıkarlar dengelerin değiştiğini gösteriyor. İsrail, Avrupa’ya taşınacak doğalgaz projesinin selameti ve güvenliği için Türkiye’yi karşısına almaktan çekiniyor” denildi. Yazıda, Ankara’nın Trablus ile imzaladığı mutabakatın Tel Aviv’e ilham verebileceğine dikkat çekilerek, “Türkiye’nin Libya ile imzaladığı deniz anlaşmasından sonra İsrail’in doğalgaz boru hattı için Ankara ile müzakere etmesi gerekebilir” değerlendirmesi yapıldı.
TÜRKİYE’YE KARŞI KOORDİNE OLDULAR
Türkiye ile Libya arasında 27 Kasım’da imzalanan deniz yetki alanları sınırlandırmasına dair mutabakat muhtırası Mısır ve Rumların tepkisini çekmeye devam ediyor. Mısır, Yunanistan ve Kıbrıs Rum Dışişleri Bakanları, Türk planlarını engellemek amacıyla yapılacak eylemlerin koordinasyonu konusunda anlaşmaya vardı.
Buna göre üç bakan, yapacakları çalışmalarla Türkiye’nin bölgede engellenmesini amaçlıyor. Öte yandan Kıbrıs Rum yömetimi lideri Nikos Anastasiadis de, Mısır Cumhurbaşkanı Abdel Fatah Al Sisi ile telefonda görüştü. Anastasiadis ile Sisi arasında yapılan görüşmede Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki adımları ve Türkiye ile Libya Ulusal Konsey Başkanı arasında imzalanan anlaşma konusu ele alındı.
RUM-MISIR İŞBİRLİĞİ
Görüşme ile ilgili açıklama yapan Rum Hükümet Sözcüsü Kyriacos Koushos, Mısır Cumhurbaşkanı´nın söz konusu anlaşmayı kınadıktan sonra bunun herhangi bir olumlu sonuç doğurmadığını dile getirerek, Anastasiades ile buna benzer anlaşmaların engellenmesi amacıyla gerekli önlemlerin alınması konusunda hem fikir olduğunu belirttiğini söyledi. Sözcü, “Sisi’nin, Türkiye´nin Libya´da olası askeri varlığının bölgede istikrarsızlık tehlikesi doğurabileceğini “ söylediğini kaydetti.