WhatsApp grubundan fiyat belirleyen zincir marketlerin kartelleşmeleri raporlara düştü!. “Parola Bozuk Para!.”
Doların yükselmesi ile birlikte fırsatçılık yaparak vatandaşları donuna kadar soyan zincir marketlere yönelik soruşturmada tüyler ürperten taktikler ortaya çıktı!. “Bozuk fiyatların düzelttirilmesi” adıyla etiketlerde fiyat artışlarına gidildiğine dair delillerin elde edilmesi kartelleşmeyi ortaya çıkardı!.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 5 büyük zincir marketin fahiş fiyattan sorumlu olduğunu açıklamasının ardından başlatılan soruşturma, suç fiilinin varlığına hükmedilerek sonuçlandırılmıştı.
SORUŞTURMA SONUNDA 2,7 MİLYAR LİRA CEZA KESİLDİ
Sadece işaret edilen zincir marketler değil bir tedarik firması da incelenmiş, fahiş fiyatla satış yapıldığı tespit edilmiş ve çeşitli para cezalarına çaptırılmışlardı. Rekabet Kurulu, 5 market ve bu tedarikçi firmaya 2,7 milyar liralık ceza kesmişti.
Tüm kamuoyunun önüne cereyan eden bu gelişmelerin sonucunda bazı zincir marketler de cezaya itiraz ederek, süreci farklı bir yöne soktu.
SORUŞTURMA KARTELLEŞMEYİ ORTAYA ÇIKARTMAK ÜZERE YAPILDI
Tüm bu yaşananlar içinde öne çıkan bir konu vardı ki o da aslında fahiş fiyattan çok daha tehlikeli bir konu olan “kartelleşme”.
Çünkü bu zincir marketler; serbest rekabet koşullarını bir kenara bırakarak, önce kendi aralarında iletişim kurarak, menfaatlerini önceleyerek, ürünlerine ortak ve yaklaşık fiyat belirledi. Tabii bu tutum tüm pazarı etkileyerek enflasyonun da belirteci olan fiyat artışlarının temelini oluşturdu.
Ancak oyun bozuldu ve “Bozuk para” parolası ile WhatsApp gruplarından fiyat belirleyen zincir marketlerinin yazışmaları Rekabet Kurulu raporuna yansıdı.
“DELİL NİTELİĞİNDEKİ YAZIŞMALAR ELE GEÇTİ”
Zincir marketlere verilen rekor cezayı değerlendiren Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle “Konu bugünün konusu değildir. 19 aylık bir zaman diliminde delil niteliğindeki yazışmalar ele geçirilmiştir. Soruşturma sürecinde iddia konusu eylemlerle ilgili olarak taraflardan üç yazılı, bir sözlü olmak üzere toplam 4 savunma alınmıştır. 2018 yılına kadar geriye giden delil niteliğindeki yazışmalar ele geçirilmiştir. ‘Bozuk fiyatların düzelttirilmesi’ diye etiketlerde fiyat artışlarına gidilmiş.” dedi.
“CEZA FAHİŞ FİYATTAN DEĞİL KARTELLEŞMEDEN VERİLDİ”
Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle, cezanın fahiş fiyat artışından değil, kartelleşme suçundan verildiğini belirterek “Her şey usulüne uygun şekilde yapılmıştır. Yakın tarihte aynı pazarda, aynı türde ihlalin tespit edildiği diğer bazı rekabet otoriteleri tarafından yüzde 3’ten yüzde 7’ye kadar para cezası uygulanmıştır.” açıklamasını yaptı.
“ORTAK HAREKET EDİYORLAR”
Kamuoyunda sürekli fahiş fiyat konusunun gündemde olduğuna dikkati çeken Küle, şu bilgileri verdi: “Yapılan tespitlere göre, ihlal konusu davranışlar nedeniyle fiyatların tüketici aleyhine yükseltildiği görülmekle birlikte, bu fiyatların ‘fahiş’ olup olmadığına dair bir değerlendirme bulunmamaktadır. Soruşturmada fahiş ya da aşırı fiyat değil rakipler arasında koordinasyon/eş güdüm sonucunda belirlenip belirlenmediği araştırılmıştır. 5 perakendeci teşebbüs arasında doğrudan veya ortak tedarikçiler aracılığıyla dolaylı temaslar yoluyla, fiyat artışlarının koordinasyonunun sağlandığı, ‘piyasanın organize edildiği’, ‘artırılan fiyatların rakiplerle eş zamanlı raflara yansıtılacağı’ yönünde ve benzer nitelikte pek çok ifade bulunduğu, zincir marketlerin fiyat hareketlerinin de bu bulguları büyük ölçüde teyit ettiği görülmüştür. Ayrıca geleceğe dönük fiyatlar, fiyat artış tarihleri, dönemsel kampanyalar ve indirimler gibi rekabete ilişkin hassas bilgilerin paylaşıldığı, fiyat indirimine giden veya pazar genelinde fiyatların arttığı dönemde zincir marketlerin fiyatlarının tüketiciler aleyhine yükseltilmesinin sağlandığı, nitekim bu durumun genellikle ‘bozuk fiyatların düzelttirilmesi’ şeklinde belgelere yansıdığı tespit ediliyor. Tabii ki buradaki bozuk fiyat ifadesinden düşük fiyatların kastedildiğini açıklamama sanırım gerek yok.
“KARTEL ANAYASAYA GÖRE SUÇTUR”
Öncelikle bazı kesimlerin, kendilerinin “kartel” olarak nitelediği bu davranışları “Piyasanın olmazsa olmazı”, hatta “Düşük fiyatların garantisi olduğunu” savunmalarını gülümseyerek izlediklerini belirten Küle “Her şeyden önce kartel anayasamıza göre suçtur.” dedi.
“VATANDAŞTAN İSTEĞİMİZ SOSYAL MEDYAYA İTİBAR ETMEMESİ”
Bu durumun Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’a göre de hukuka aykırı ve yasak olduğuna dikkati çeken Küle, şöyle konuştu: “Kararlarımız yargı denetimine açıktır ve taraflar elbet yargı yoluna başvuracaklardır ancak bunun için öncelikle bizim gerekçeli kararımızın yayınlanması gerekiyor. Bu aşamada vatandaşlarımızdan isteğim, sosyal medya ve diğer mecraların yanlış yönlendirmelerine itibar etmemeleridir. Bugünlerde basına yansıyan görüşlerin hepsi gerçeklere değil, varsayımlara dayanmaktadır. Gerekçeli kararlarımız internet sitemizde herkesin erişimine açık olarak yayımlanacaktır. Vatandaşlarımız günü geldiğinde kararı tüm şeffaflığıyla inceleyebilirler.”
“TEDARİKÇİLERE İLİŞKİN AYRI SORUŞTURMA YÜRÜYOR”
Soruşturma kapsamında sadece tek bir tedarikçiye ceza kesilmesi ve ceza miktarlarının yüksekliğine ilişkin yorumları da değerlendiren Küle, şunları kaydetti:
“Soruşturmamız 30 teşebbüs hakkında yürütüldü ve karara bağlandı. Bu teşebbüsler arasında sadece 5 market ve 1 tedarikçi firma hakkında somut deliller elde ettik. Diğer teşebbüsler hakkında somut deliller elde edilemediği için ceza uygulanmadı ama bu kapsamda iki konuya açıklık getirmekte fayda var. Marketlere verilen cezada geçen belgeler sadece bir tedarikçiye yönelik belgeler değildi. An itibarıyla yine benzer bir ihlal türüne yönelik bir eylem içinde bulunduğu şüphesiyle 14 tedarikçi teşebbüsün taraf olduğu 26 Nisan 2021’de alınan kararla başlatılan soruşturma Kurumumuzca halihazırda yürütülmektedir. Soruşturma raporunun hazırlanma süreci devam etmektedir.
CEZALAR YÖNETMELİĞE GÖRE BELİRLENDİ
Ceza miktarına gelecek olursak bu konuda yürürlükte olan bir Ceza Yönetmeliği’miz var. Cezalarımızı gerçekleşen cirolar üzerinden bu yönetmeliğe göre belirliyoruz. Kartel ağır bir ihlaldir ve ceza oranları yüzde 2 ila yüzde 4 arasında belirlenir. İhlalin süresi bir yıldan fazla ise bu oran yarım kat, 5 yıldan fazla ise bir kat artırılır. İhlal konusu faaliyetlerin ciro içindeki payının çok düşük olması da indirim sebebidir. Her şey usulüne uygun şekilde yapılmıştır. Yakın tarihte aynı pazarda, aynı türde ihlalin tespit edildiği diğer bazı rekabet otoriteleri tarafından yüzde 3’ten yüzde 7’ye kadar para cezası uygulanmıştır.”