Site Rengi

HABER ÖZETİ
Haluk Levent adamlığı diye bir fark var.. Konser gelirini Gazze’ye bağışladı..
Trafikte makas atanların ehliyetleri geri alınacak..
Trump’un “Esirleri Hemen Bırakın” tehdidine HAMAS’tan rest!.
Kur Korumalı Mevduat savsatasının fişi çekildi!.
DEM Partili Van Büyükşehir Belediyesine kayyum atandı!.
Zincir marketlerin nasıl sahtekârlıklar yaptıkları 3 günde ortaya çıktı!.
Rusya Çernobil santralini vurdu!.
TÜSİAD’ın açıklamalarından sonra Akp cephesinden savaş ilanı gibi açıklama!.
TÜSİAD hükümeti bombaladı!.
ABD halkı Trump’in Gazze’yi işgâl plânına karşı çıkıyor!.
Zelensky’i satan Trump Putin ile anlaştıklarını duyurdu!.
İmamoğlu’nun hakim karşısına çıkacağı tarih belli oldu!.
Emeklilere yatırılacak bayram ikramiyesinin tarihi belli oldu..
İstanbul’da okullar yarında tatil edilecek mi?.
Akp’de koltuk kapma yarışı!.
Adalet Bakanı Tunç’tan CHP Kurultayına yönelip soruşturma hakkında açıklama!.
Adidas’ın Türkiye’ye sattığı ayakkabılarda domuz derisi kullandığı ortaya çıktı!.
1 Cumhuriyet Altını fiyatı asgari ücreti geçti!.
ABD’den Eylem Tok ve katil oğlu için iade kararı!.
ABD Başkanı Trump kuduz köpek gibi sağa sola saldırmaya devam ediyor!.
14,4 milyar liralık ballı kaymaklı ihaleler Akp’li abimize!.
CHP’li Belediyelere şafak operasyonu!.
Trump’tan Filistin’e açık tehdit: REHİNELER BIRAKILMAZSA KIYAMET KOPAR!.
Skandal tahliye kararına tepkiler çığ gibi büyüyünce maganda kız kardeşler yeniden tutuklandı!.
Yeni kabinede 4 Bakanın üstü çizildi!.
Trump itinden Gazze hakkında skandal bir açıklama daha!.
Ev ziyaretinde ayakkabısını çıkarmayan Akp’li il başkanına tepkiler çığ gibi!.
Ege beşik gibi sallanıyor!. Peş peşe korkutan depremler!.
ABD Başkanı Trump: Gazze’yi Satın Almamaya ve Sahiplenmeye Kararlıyım!.
Zihinsel engelli çobanı öldüresiye döven kız kardeşler ilk duruşmada tahliye edildi!.
DOLAR 36,2225
EURO 38,0047
ALTIN 3.352,91
BIST 9.877,59

Alman polisinden Türk ailenin evine skandal baskın! Sınır dışı edildiler!.

Alman polisinden Türk ailenin evine skandal baskın! Sınır dışı edildiler!.
19.12.2020
A+
A-

Almanya’da 7 kişilik bir ailenin evi Alman polisi tarafından basıldı. Konuşmalarına izin verilmeden ve hiçbir açıklama yapılmadan havaalanına götürülen aile, özel bir uçakla Türkiye’ye getirildi.

Almanya’nın Hessen eyaletindeki Sontra kasabasında yaşayan 7 kişilik Akyüz ailesi, 3 Aralık gece 02.30’da evlerinin kapısı kırılıp prangalanarak gözaltına alındı. Ailenin iddiasına göre, çok sayıda polisin katıldığı baskında, 13 ve 15 yaşlarındaki çocuklara bile terörist muamelesi yapıldı. Konuşmalarına izin verilmeden ve hiçbir açıklama yapılmadan havaalanına götürülen aile, özel bir uçakla Türkiye’ye getirildi. 33 yıldır Almanya’da yaşayan ve çocukları da Alman vatandaşı olan Mahmut Akyüz yaşananları anlattı.

‘Sınır dışı ettiler’

Mahmut Akyüz 33 yıldır Almanya’da yaşadığını bir çok dil bildiği için resmi işlemleri için mültecilere, yabancılara hatta evsiz Almanlara yardım faaliyetleri yaptığını söyledi. Hiçbir dernek ya da organizasyon üyesi olmadığını, Türk ve Alman futboluyla ilgilenmek dışında bir sosyal ilişki de kurmadığını söyleyen Baba Akyüz, tek bir suçlama ile karşılaşmadan bir gece evine yapılan polis baskınıyla sınır dışı edildiğini ifade etti.

‘Cep telefonuma ve banka kartlarıma el koydular’

Akyüz, “Gecenin bir yarısı gözlerimi açtım 4-5 polis etrafımı sarmış. Evin içerisi polislerle doluydu 40 belki daha fazla polis vardı. Şok geçirdim. Küçük çocuklarıma gittiler önce. Sahra 15, Muhammet 13 yaşında. Çocuklar bağırmaya, çırpınmaya başladı. Ben sadece ne yapıyorsunuz, çocukları bırakın, korkuyorlar demeye çalıştım. Ama konuşturmadılar beni. Ellerimi kelepçelediler, belime bir kemer takarak ayaklarıma pranga taktılar. Bir an acaba oğlum mu bir şey yaptı diye düşündüm ama, bu kadar polisin gelmesini gerektirecek bir şey yapmış olamazdı. Oğlum bir şey yapmadığını söyledi. Karıma da benim gibi pranga taktıklarını görünce, hasta olduğunu en azından ona yapmamalarını söyledim. Ama beni yine dinlemediler, konuşmama bile izin vermediler. Çocuklarıma baktım titriyorlar, yapmayın onlar daha küçük dedim. Ne yaptım suçumu söylesenize diyorum çünkü, suçsuz olduğumu biliyorum kendimden eminim. Sen biliyorsun ne yaptığını dediler. Cep telefonlarımıza, banka kartıma, parama el koydular. Birkaç parça eşya almamıza izin verdiler.” dedi.

‘Öldüreceklerini düşündüm’

Prangalı ve kelepçeli olarak evden çıkardıklarında, polislerin çok sessiz hareket ettiğini, kimsenin duymaması için çok özenli davrandıklarını söyleyen Mahmut Akyüz, “Bizi sedasız aşağı indirmeye başladılar, hiç ses yok. O sırada bana bir şey yapacaklarını, öldürüleceğimi düşündüm. Hayatımda ilk kez ölüme o kadar yaklaştım. Binadan dışarı çıkarken dış kapıyı da kırdıklarını gördüm. Sokakta her yerde polisler ve polis minibüsü vardı. Minibüse bindirirken bir Türk komşumuz bizi gördü. Komşu kadın ‘Abi ne oluyor’ diye seslendi. Ben de o anda ‘akrabalarıma haber verin’ diyebildim, hemen ağzını kapattılar. Komşunun bizi görmesi polisleri tedirgin etti. Telefonla konuştular ve ‘Kahrolası kadın nerden çıktı, her şeyi gördü. Bir kadın bizi gördü akrabalarına haber verdi’ diye bilgi verdiler. O zaman anladım ki bana kötü şeyler yapmanın peşindeydiler. Birilerinin bizi görmesinden çok rahatsız oldular” diye konuştu.

‘Soyup kameraya çektiler’

Minibüse bindirildikten sonra da elleri ve ayakları bağlı olduğu halde, polislerin çok sıkı kontrolü altında olduğunu belirten Akyüz, “Çocuklarımı ve eşimi düşünüyordum sürekli. Onların nerde olduğunu sordum. ‘Bu yaşadıklarımızın sebebi nedir’ diye sordum polislere. Yanımda oturan polis ‘Sus konuşma’ diye bağırdı. Ne yapacağımı bilemez haldeydim. Havaalanına geldiğimizde kamera olan bir odaya götürdüler. Bana soyun dediler, kabul etmedim, bunu yapmayacağımı söyledim. ‘Ben terörist miyim, neden soyunayım’ dedim. Polisler ‘Sen biliyorsun’ diyorlardı sürekli. O zaman yazılı bir belge verin bana, avukat istiyorum dedim, ‘Hayır hakkın yok’ dediler. Soyup ve kameraya çektiler. O sırada bir polise, ‘Bu yaptığınız insanlık dışı’ dedim. Bana ‘En ufak bir hareket yaparsan seni mahvederim’ dedi. Daha sonra eşimi ve çocuklarımı gördüm. Her biri bir yerde oturtulmuştu. Birbirimizle konuşmamıza, kafamızı bile çevirmemize izin vermiyorlardı” dedi.

‘Alman polisi ‘Ülkemizden attık sizi artık’ dedi

Özel bir uçağa bindirildiklerini söyleyen Akyüz şunları anlattı: “Uçağa bindirirken ‘Hakkınızda sınır dışı kararı var’ dediler. Ben de ‘Onun için mi bu muamele’ diye sordum, ‘Evet’ dediler. Ben de ‘Ama çocuklar Alman, kayıtları Türkiye’de yok’ dedim. Uçağa bindirdiklerinde her birimiz bir koltukta oturtulduk. Beni koltuğa bağladıkları halde yanımdaki polis hala elimi bırakmıyordu. Ülkemizden attık sizi artık diye konuşarak da tahrik ettiler.” ifadelerini kullandı.

’13 ve 15 yaşındaki çoçuklarıma bile sert davrandılar’

Alman polisinin kendilerine teröristlerden bile daha kötü muamele ettiğini söyleyen Mahmut Akyüz, “13 ve 15 yaşında iki çocuğumu bile gözaltına alınırken polislerin elleri silahtaydı. Aynı zamanda ellerinizi yorganın üzerinde ‘tutun’ diye bağırıyorlardı çocuklara. Onlara ‘Yapmayın, etmeyin bunlar daha ufak çocuk dokunmayın’ dedim ama beni hiç dinlemediler” diye konuştu.

” ‘İşte burası benim vatanım artık bana birşey yapamazsınız’ dedim”

Uçak Türkiye hava sahasına girince rahatladığını söyleyen Akyüz şunları anlattı: “Uçakta bir an pencereden baktım İstanbul’a geldiğimizi görünce rahatladım. İşte burası vatan dedim. Yanındaki polise dedim ki ‘Çöz bunları, burası Türkiye Cumhuriyeti. Bana artık bir şey yapamazsınız. Türk polislere şikayet edeceğim sizi, ben kötü muamele gördüm, siz beni öldürmeye çalıştınız’ dedim. İşte o anda yumuşadılar, uçak inmeden önce beni çözdü, telefonlarımızı ve bize ait parayı da verdiler. Artık sevimli oldular, yola geldiler. İstanbul’a indiğimizde ise ‘Bize verilen görevi yerine getirdik’ dediler. Ben de onlara ‘Ölüm korkusuyla mı’ dedim. Türkiye’deki yabancılar şubesi polisleri bizi teslim aldı. Biz 9 saattir yemek yememiştik. Türk polisi bizimle ilgilendi, yemek getirdiler. Oğlum o sırada orada bekleyen bir Alman polisine tepki gösterirdi. Onu susturdum ‘İnsanlık dersini biz Türkler’den alsınlar’ dedim. O polis kafasını önüne eğdi.” ifadelerini kullandı.

‘Mültecilere yardım ediyordum’

Mahmut Akyüz Mardinli olduğunu, Arapça, Kürtçe, Süryanice, İngilizce ve Almanca bildiği için Almanya’da gönüllü olarak yabancılara yardımcı olduğunu belirterek “Orada yaşayan bazı Almanlar bana tepki gösteriyordu. Bana ‘Bunları buraya sen mi getiriyorsun, istemiyoruz’ diyorlardı. Ben de sizin Başbakanınız izin verdiği için buradalar, ben onlara sadece yardımcı oluyorum. Ayrıca evsiz Almanlar’a da yardım ediyorum’ diye cevap veriyordum” dedi.

‘Bize yardım edin’

Türk yetkililerin ve polisin kendisiyle ilgili araştırma yaptığını ve hiçbir suçlama veya soruşturma dosyası bulamadığını söyleyen Mahmut Akyüz, “Pandemi nedeniyle kamu kurumları çalışmıyor Almanya’da. İletişim kurmaya çalışıyorlar ama henüz bir bilgi alınamadı. Ben çok zor durumdayım. Çocuklarım Almanya’da doğdu, Türkçe bilmiyor, kimlikleri yok. Hepsinin eğitimi sürüyor. Okullarında kampanya başlattı arkadaşları ve öğretmenleri, geri dönmemiz için. Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere tüm devlet büyüklerimizden yardım istiyorum, bize yardım edin.” şeklinde konuştu.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.