Site Rengi

HABER ÖZETİ
ABD Başkanı Trump’ın AB tehdidi altın fiyatlarını uçuşa geçirdi…
DEM Parti MHP’yi ziyaret edecek..
Rusya ile Ukrayna arasında 390 kişilik esir takası gerçekleşti..
Kurban Bayramı için resmi tatil gün sayısı açıklandı..
Savcılıktan İmamoğlu’nun afiş ve pankartlarını kaldırma talimatı!.
İBB’ye 4. dalga operasyon!. Özel Kalem ve Koruma Müdürü paketlendi!.
Kahpe İsrail kana doymuyor!. 1 günde 107 Gazzeliyi katletti!.
Sözcü gazetesinin “İsrail ile Ticaret” iftirasına bakanlıktan jet yalanlama!.
Cumhurbaşkanı Erdoğan erken seçim tartışmalarına son noktayı koydu..
İstanbul’da ulaşım kaosu!. Özel Halk Otobüsleri kontak kapattı!.
ABD’de iki İsrail konsolosluk çalışanı öldürüldü!.
Bitcoin 110 bin dolara dayandı…
İBB’nin gölge başkanının hesabından 1,5 milyar TL çıktı!.
Bakanlık koltuğundayken dev ihaleler verdikleri holdinglere yönetici oldular!.
İmamoğlu’nun saklattığı cep telefonu ele geçirildi!.
Ahmet Minguzzi’yi öldüren katilin kullandığı bıçak suç aleti sayılmadı!.
DEM Parti’den Cumhur İttifakı’na “Süreci Hızlandırın” çağrısı..
Suriye’ye uygulanan tüm yaptırımlar kaldırılıyor..
İBB’ye 3. dalga hırsızlık operasyonu..
Ayarları bozulan Özgür Özel hırsızlarını Hz. Yusuf’a benzetmeye başladı!.
CHP’nin İzmir mitingi fos çıktı!.
İmamoğlu’nu zora sokacak bir itiraf daha: Bavullarla Para Alıp Naylon Fatura Kesiyorduk!.
Sokak köpekleri ile kanser hastalarını ziyaret eden AK Partili vekile tepkiler çığ gibi!.
Joe Biden’in prostat kanseri olduğu açıklandı!.
Şampiyon Galatasaray…
PKK’nın fesih kararı sonrası DEM Parti’den ilk İmralı ziyareti..
Bahçeli’den Terörsüz Türkiye hedefinde 7 maddelik çağrı..
Fenerbahçe Eylül’de olağanüstü kongreye gitme kararı aldı..
Kongre için imza toplayan derneği bastı!.
Eurovision’da Azerbaycan’dan İsrail’e 12 tam puan!.
DOLAR
EURO
ALTIN
BIST

Bakan Turhan’dan son dakika ‘Kanal İstanbul’ açıklaması!.

Bakan Turhan’dan son dakika ‘Kanal İstanbul’ açıklaması!.
13.01.2020
A+
A-

Bakan Turhan, “İstanbul Boğazı’ndan geçen deniz aracı sayısında 15 yılda yüzde 25’lik azalma, bunların taşıdığı yük miktarında yüzde 53’lük artış var. Kanal İstanbul Projesi’nde amacımız, ülkemizde deniz trafiğinin güvenli ve emniyetli sağlanması, insanların, değerlerin korunmasıdır” açıklamasında bulundu.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, İstanbul Boğazı‘nda giderek artan ticari taşımacılık nedeniyle Boğaz’ın deniz trafiği için dünyanın en riskli geçiş yollarından biri haline geldiğini ve insanların hayatını tehdit ettiğini bildirdi.

Turhan, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası’nda Kanal İstanbul Projesi’ne ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı. Kanal İstanbul’a neden ihtiyaç duyulduğuna açıklık getiren Turhan, İstanbul Boğazı’nın uluslararası deniz taşımacılığında kullanılan bir su yolu olduğunu ve çok yoğun deniz trafiğine maruz kaldığını söyledi.

Turhan, bu su yolunun yatay olarak İstanbul’un her iki yakasında oturan vatandaşlarca sabah ve akşam saatlerinde çok yoğun olarak kullanıldığını, buradaki 57 iskeleden Boğaz’ın her iki yakasında deniz taşımacılığı amacıyla yararlanıldığını bildirdi.

İstanbul’un turizm açısından önemine dikkati çeken Turhan, kente gelen yerli ve yabancı turistler için yapılan Boğaz turu amaçlı deniz trafiğinin de yoğun olduğunu dile getirdi. Turhan, “Böyle bir ortamda, giderek artan ticari taşımacılıkla Boğaz’ın deniz trafiği için dünyanın en riskli geçiş yollarından biri olması İstanbul Boğazı’nda yaşayan insanların hayatını tehdit ediyor. Birinci nedenimiz bu. Yani Boğaz ve çevresinde yaşayan insanların hayatı risk altında. İkincisi, İstanbul’u İstanbul yapan Boğaz sahillerinde yer alan tarihi eserler. Bu eserler insanlığın malı. İstanbul pek çok medeniyete beşiklik yapmış, bunların hepsinin izleri, eserleri var. Bizim milletimizin de 800 yıla varan tarihi değerleri var. Hepsini korumak ve saklamak istiyoruz. Geçmiş insanlığın mirası olan bu eserleri gelecekteki nesillerin emaneti olarak görüyoruz, bunları kollamamız ve korumamız lazım. Bunları tehdit eden riskleri azaltmamız gerekiyor. Bu su yolunu kapatamıyoruz ancak kullananların uyması gereken kuralları koyuyoruz, şartları belirliyoruz.” diye konuştu.

“GEÇEN GEMİ SAYISI AZALDI, YÜK MİKTARI ARTTI”

Turhan, Boğaz trafiğine yönelik bilgisi olmayanların “Kanalın yapılmasına gerek yok, zaten bedava geçiş yapılan su yolu varken neden yeni kanal kullanılsın” yönünde eleştirilerde bulunduğunu hatırlatarak, Boğaz trafiğine ilişkin verileri paylaştı.
Son 15 yılda İstanbul Boğazı’ndan geçiş yapan gemilerin sayısının yıllık ortalama 48 bin 296 olduğunu belirten Turhan, şöyle konuştu:

“Bu rakam, zaman zaman 50 binin üzerine çıktı. Son 5 yılın ortalaması 42 bin 258. Düşmüş ve giderek düşüyor rakamlar. ‘Demek ki Boğaz kullanılmıyor’ gibi bir anlayışla bu rakamları söyleyenler, kendi tezlerini güçlendirmek için bunu kullanıyor ama gerçekler böyle değil. Son 3 yıl ortalaması da 41 bin 731 ama 2005, 2006 ve 2007 yıllarının ortalaması 55 bin 426. Çok yüksek bir rakam. Son üç yıl ortalaması 41 bin ve 2019 yılında 41 bin 112 geçiş olmuş. Bu rakamlar İstanbul Boğazı’nı kullanan, uğraksız olarak transit geçen deniz trafiği, şehir içi trafiği değil. O da her geçen gün artıyor. Gemi geçiş rakamlarında son 15 yılda yüzde 25’lik azalma olduğunu görüyoruz. Yani 48 bin 296’dan 41 binlere düşmüş ama bu gemilerin taşıdığı yük miktarında yüzde 53’lük artış var. İşte bizi de en fazla korkutan, ürküten geçen yükün miktarı ve geçen yükün içindeki tehlikeli madde miktarı. LNG, doğal gaz, kimyasal madde, petrol, patlayıcı madde taşıyor. 10 yıl önce geçen yükün yüzde 25’iydi tehlikeli madde miktarı, şimdi bu yüzde 35’in üzerine çıktı. Tehlikeli madde miktarında yüzde 11’lik artış var ve bu giderek artıyor.”

Turhan, geçmişte Boğaz’da tehlikeli madde taşıyan bir geminin yaptığı kazayı anımsatarak, bu kazanın Boğaz’ın çıkış noktasında olmasının, olayın sadece maddi hasarla atlatılmasını sağladığını söyledi. Bu geminin 1 kilometre daha Boğaz’ın içinde olması halinde, Karaköy, Moda, Sirkeci ve Beşiktaş civarındaki evlerin tamamında hasar olacağını ve ölümlü bir kazanın meydana gelebileceğine dikkati çeken Turhan, “Başka bir risk daha var, Boğaz’ın güney tarafında yani Marmara Denizi’ne yakın yerdeki Boğaz trafiğinin riski. Bunu Boğaz’ı geçen gemileri kullanan kaptanlar söylüyor, en riskli yer Sarıyer ile Marmara Denizi arasındaki kıvrımlarda, bizim tabirimizle keskin virajlarda. Bu keskin virajları geçmişte 50-100-150 metrelik araçlar manevra rahatlığında geçerken şimdi 200-250-300 metre ağır yük taşıyan araçlar bu manevraları yapmak zorunda kalıyor.” ifadelerini kullandı.

Kanal İstanbul’a neden ihtiyaç duyulduğuna açıklık getiren Turhan, İstanbul Boğazı’nın uluslararası deniz taşımacılığında kullanılan bir su yolu olduğunu ve çok yoğun deniz trafiğine maruz kaldığını söyledi. Turhan, bu su yolunun yatay olarak İstanbul’un her iki yakasında oturan vatandaşlarca sabah ve akşam saatlerinde çok yoğun olarak kullanıldığını, buradaki 57 iskeleden Boğaz’ın her iki yakasında deniz taşımacılığı amacıyla yararlanıldığını bildirdi.

İstanbul’un turizm açısından önemine dikkati çeken Turhan, kente gelen yerli ve yabancı turistler için yapılan Boğaz turu amaçlı deniz trafiğinin de yoğun olduğunu dile getirdi. Turhan, “Böyle bir ortamda, giderek artan ticari taşımacılıkla Boğaz’ın deniz trafiği için dünyanın en riskli geçiş yollarından biri olması İstanbul Boğazı’nda yaşayan insanların hayatını tehdit ediyor. Birinci nedenimiz bu. Yani Boğaz ve çevresinde yaşayan insanların hayatı risk altında. İkincisi, İstanbul’u İstanbul yapan Boğaz sahillerinde yer alan tarihi eserler. Bu eserler insanlığın malı. İstanbul pek çok medeniyete beşiklik yapmış, bunların hepsinin izleri, eserleri var. Bizim milletimizin de 800 yıla varan tarihi değerleri var. Hepsini korumak ve saklamak istiyoruz. Geçmiş insanlığın mirası olan bu eserleri gelecekteki nesillerin emaneti olarak görüyoruz, bunları kollamamız ve korumamız lazım. Bunları tehdit eden riskleri azaltmamız gerekiyor. Bu su yolunu kapatamıyoruz ancak kullananların uyması gereken kuralları koyuyoruz, şartları belirliyoruz.” diye konuştu.

“GEÇEN GEMİ SAYISI AZALDI, YÜK MİKTARI ARTTI”

Turhan, Boğaz trafiğine yönelik bilgisi olmayanların “Kanalın yapılmasına gerek yok, zaten bedava geçiş yapılan su yolu varken neden yeni kanal kullanılsın” yönünde eleştirilerde bulunduğunu hatırlatarak, Boğaz trafiğine ilişkin verileri paylaştı.
Son 15 yılda İstanbul Boğazı’ndan geçiş yapan gemilerin sayısının yıllık ortalama 48 bin 296 olduğunu belirten Turhan, şöyle konuştu:

“Bu rakam, zaman zaman 50 binin üzerine çıktı. Son 5 yılın ortalaması 42 bin 258. Düşmüş ve giderek düşüyor rakamlar. ‘Demek ki Boğaz kullanılmıyor’ gibi bir anlayışla bu rakamları söyleyenler, kendi tezlerini güçlendirmek için bunu kullanıyor ama gerçekler böyle değil. Son 3 yıl ortalaması da 41 bin 731 ama 2005, 2006 ve 2007 yıllarının ortalaması 55 bin 426. Çok yüksek bir rakam. Son üç yıl ortalaması 41 bin ve 2019 yılında 41 bin 112 geçiş olmuş. Bu rakamlar İstanbul Boğazı’nı kullanan, uğraksız olarak transit geçen deniz trafiği, şehir içi trafiği değil. O da her geçen gün artıyor. Gemi geçiş rakamlarında son 15 yılda yüzde 25’lik azalma olduğunu görüyoruz. Yani 48 bin 296’dan 41 binlere düşmüş ama bu gemilerin taşıdığı yük miktarında yüzde 53’lük artış var. İşte bizi de en fazla korkutan, ürküten geçen yükün miktarı ve geçen yükün içindeki tehlikeli madde miktarı. LNG, doğal gaz, kimyasal madde, petrol, patlayıcı madde taşıyor. 10 yıl önce geçen yükün yüzde 25’iydi tehlikeli madde miktarı, şimdi bu yüzde 35’in üzerine çıktı. Tehlikeli madde miktarında yüzde 11’lik artış var ve bu giderek artıyor.”

Turhan, geçmişte Boğaz’da tehlikeli madde taşıyan bir geminin yaptığı kazayı anımsatarak, bu kazanın Boğaz’ın çıkış noktasında olmasının, olayın sadece maddi hasarla atlatılmasını sağladığını söyledi. Bu geminin 1 kilometre daha Boğaz’ın içinde olması halinde, Karaköy, Moda, Sirkeci ve Beşiktaş civarındaki evlerin tamamında hasar olacağını ve ölümlü bir kazanın meydana gelebileceğine dikkati çeken Turhan, “Başka bir risk daha var, Boğaz’ın güney tarafında yani Marmara Denizi’ne yakın yerdeki Boğaz trafiğinin riski. Bunu Boğaz’ı geçen gemileri kullanan kaptanlar söylüyor, en riskli yer Sarıyer ile Marmara Denizi arasındaki kıvrımlarda, bizim tabirimizle keskin virajlarda. Bu keskin virajları geçmişte 50-100-150 metrelik araçlar manevra rahatlığında geçerken şimdi 200-250-300 metre ağır yük taşıyan araçlar bu manevraları yapmak zorunda kalıyor.” ifadelerini kullandı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.