Site Rengi

HABER ÖZETİ
Kamuda Tasarruf Genelgesi resmi gazetede yayınlandı..
28 Şubat davası sanıklarına af geldi..
HDP’li Gültan Kışanak 7,5 yıl sonra cezaevinden tahliye edildi!.
HDP’nin çıbanbaşları Demirtaş ve Yüksekdağ’ın cezaları belli oldu..
Kripto para düzenlemesi TBMM Başkanlığına sunuldu..
Ayhan Bora Kaplan skandalı Süleyman Soylu’yu fena halde gerdi!.
Başsavcı ile avukat arasında tuvalet krizi!. Konu HSK’ya kadar uzandı!.
Avrasya Tüneli Gidiş-Dönüş 224 TL oldu!.
Vatandaş ucuza yemesin diye bir kamyon patlıcanı çöpe attılar!.
AK Partili vekilin tarlada galoşla gezmesine tepkiler çığ gibi!.
Görevden alınan emniyet müdürleri Ayhan Bora Kaplan’ı şov yaparak gözaltına alan kişilermiş!.
Yurt genelinde Kuvvetli Sağanak Yağış uyarısı!.
Bir şişe su 85 TL!. Bu devlet nerede!.
Ayhan Bora Kaplan soruşturması derinleşiyor!.
CHP’li şovmen başkan Burcu Köksal’ın böcek iddiası palavra çıktı!.
Gezici Osman Kavala’nın yeniden yargılanmasına mahkemeden red kararı!.
Devlet içine sızan derin devlet deşifre edildi!.
Külliye’de geceyarısı Çete Lideri Ayhan Bora Kaplan-Sinan Ateş toplantısı!.
Aziz Yıldırım ile Ali Koç 6 yıl sonra tekrar karşı karşıya geliyor..
Köprü ve Otoyol ücretlerine zam yapıldı!.
İstanbul’da suya yüzde 36 zam!.
Mahkeme heyeti silbaştan değişti!. Osman Kavala’nın tahliye edilmesi an meselesi!.
Akaryakıt satışında TEK FİYAT dönemi başlıyor..
Küçük kıza toplu tecavüz eden 15 kişinin avukatından alçak savunma!.
İkinci el araçlar alanın elinde fena patladı!.
8 başlık altında Kamu Tasarruf Programı…
Kahpe ABD İsrail’in Gazze’de soykırım yaptığına inanmıyormuş!.
CHP Lideri Özel İYİ Parti’yi ziyaret edecek..
Ve Efsane Başkan Aziz Yıldırım adaylığını açıkladı..
Aziz Yıldırım’ın adaylık açıklaması Ali Koç’un paçalarını tutuşturdu!.
DOLAR 32,2709
EURO 35,0955
ALTIN 2.468,78
BIST 10.319,96

Kanal İstanbul üzerinden Katar düşmanlığı!.

Kanal İstanbul üzerinden Katar düşmanlığı!.
23.12.2019
A+
A-

Birinci köprüyü istemeyiz, İkinci köprüyü istemeyiz, üçüncü köprüyü istemeyiz, Osmangazi Köprüsü’nü istemeyiz, Marmara’yı istemeyiz, Avrasya tünelini istemeyiz, Çamlıca Camii’sini istemeyiz, Taksim Camii’sini istemeyiz, Atatürk Kültür Merkezi’ni istemeyiz, Şehir Hastaneleri’ni istemeyiz” derken konu Kanal İstanbul’u istememlerine kadar dayandı!.

Sebep?.

Ekolojik denge bozulurmuş, kuşların uçuş güzergahları değişirmiş, çekirgeler sıçrayamazmış, sinekler uçamazmış, böcekler çiftleşemezmiş, arılar sokamazmış, salyangozlar sümüklerini salamazmış, sincaplar s*çamazmış, balıklar yumurtlayamazmış, midyelerin ağızları kapanmazmış, deniz anaları doğurmazmış, yengeçler yan yürüyemezmiş, deniz atlarının gözleri farklı yerlere bakamazmış, yunuslar kahkaha atamazmış vs. vs…

Anlayacağınız bahanelerinin hepsi ne ipe ne sapa gelecek cinstendi ve karşı oldukları tüm eserler yapılınca o çok bilmiş Herbokolog halleri ellerinde patladı!.

Bu ülkenin vatandaşına hizmet olarak yapılan her şeyi önce kötülemeye kalktılar, onda da başarılı olamayınca bu defa “Yapacaklar Tabii, Babalarının Paralarını mı Harcıyorlar!. O harcanan paralar bizim vergilerimiz” diyerek külhanbeyliğine başladılar en sonunda!.

Karşı oldukları her eserin yapılmasını sadece izlemekle yetindiler ve karşı oldukları onlarca eser vatandaşın hizmetine girince doğal olarak ya menapoza girdiler yada antropoza girdiler!.

Gezi İhaneti’nin yaşandığı dönemde karşı oldukları tüm eserler FETÖ’nün devlet içinden, ağababalarının da iki kutu biraya satın alıp sahaya sürdüğü beslemeleri eliyle dışardan ateşi harlamasına rağmen yine de başarılı olamadılar ama ihanetlerinden hiç vazgeçmediler!.

Ellerinde kalan son kozları ise Kanal İstanbul!.

Kendi b*kunu yiyen çakma proflarından, kemiklerini attıkları sözde siyasetçileriyle dört koldan son umutları olan Kanal İstanbul projesini bahane ederek daha güçlü bir Gezi İhaneti ile sahaya çıkmaya hazırlanıyorlar!.

Gezi İhaneti’nin gizli kahramanlarından Canan Kaftancıoğlu ve sözde Alman dernekleriyle şu sıralar yeni bir ihaneti hortlatma planları içerisindeler!.

Daha önce karşı oldukları tüm projeler birer eser olarak vatandaşın hizmetine sunulunca ihanet ateşini yaktıkları o karanlık dönemde kullandıkları sihirli cümlelerin de bir etkisi kalmadı haliyle ve Menderes zamanından beri her dönemde sıkıştıkları zaman başvurdukları ihale ve yolsuzluk cümleleriyle kafa karıştırmaya çalışıyorlar yine!.

27 Mayıs darbesini planladıkları dönemde Menderes’in ABD ve Avrupa ile uyumlu ilişkilerini ustaca bir algıyla işbirliğiymiş gibi millete satıp Amerikan Emperyalizmine karşıymış edasında görünerek akılları çelmeyi başarmışlardı ama bu defa Başkan Erdoğan’ın ABD ile Avrupa ülkeleriyle yaptığı sert siyaset “Amerikan Emperyalizmine Karşıyız” kozlarının para etmeyeceğini ortaya koydu Tek Parti dönemindeki Arap Düşmanlığı oyunlarına başladılar yine!.

Şimdiki algı: Kanal İstanbul’a Nazır Arsalar Katarlılara Satıldı!.

Cumhuriyeti daha ilan bile etmeden boğazın her iki yakasında bulunan yüzlerce köşkü, yalıyı, villayı, tarihi eser evleri, kıymetli arsaları Yahudilere, Sebayistlere, Masonlara, sonradan Türk kimliği verdikleri devşirmelere parasız pulsuz satıp her akşam o beleşçi sahip ve sahibelerin evlerine gidip ülkemizde yapılacak reformlar hakkında emir alan bunların partisini kurup yönetenler değil miydi yoksa ben mi yanlış biliyorum!.

Daha birkaç ay öncesine kadar terör örgütlerinin ABD ve Avrupa eliyle sınırlarımızın hemen yanıbaşlarına ülkemize karşı saldırı üsleri kurmasında bir beyis görmediklerini söyleyerek “George, Hans, Coni olacağına PKK, PYD, YPG sınırlarımızda olsun” diyerek sinir uçlarımızı kaşıyıp saçımızı yolduranlar yine bunlar değil miydi!.

Tüm bu şerefsizce ihanetlerini unutmuşlar ve bugün kalkmış “Kanal Istanbul’a Nazır Arsalar Katarlılara Satıldı” diyerek Vatan Millet Sakarya edebiyatı yapmaya çalışıyorlar!.

Velev ki Kanal İstanbul’a nazır arsalar Katarlılara satılmış olsun!.

Bize her koşulda kayıtsız şartsız yardım eden, birgün bile saygısında sevgisinde nezaketinde kusur etmeyen, yaptığımız tüm ticari anlaşmalarda kendilerinden çok bizim çıkarlarımız için tüm sözleşmelere gözleri kapalı imza atan, dilimize dinimize ırkımıza meshebimize el ve dil uzatmayarak haddini aşmayan Katarlılar mı daha namuslu yoksa her ay 3-5 defa ülkemize yaptırım kararı uygulamaya kalkan, yaptığımız uluslararası anlaşmalara rağmen savunma sanayimize darbe vurmaya kalkan, sınır boylarımızda terör örgütlerine verdikleri tırlar dolusu uçaklar dolusu silah ve mühimmatlarla polisimizi askerimizi vatandaşlarımızı Şehit ederek Kurtla Sürüye Dalıp Çobanla Yas Tutan kahpe Amerika mı daha namuslu!.

Yada; 60 yıldır bizi AB’ye almayacakları halde aptal yerine koyup bekçi köpeği gibi kapılarında bekleten, daha 80 yıl önce ülkemizi işgâl etmeye kalkan, Çanakkale’de 250 bin askerimizi Şehit eden, Peygamberimizi karikatürlerinde alay konusu yapan, kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’i yerlere fırlatıp üzerinde tepinen, dinimizi barbarlıkla bağdaştıran, Orta Doğu da binlerce Müslüman kardeşimizi sırf silah ve petrol ticaretleri için bomba ve kimyasal silahlarla acımasızca katleden, dünya üzerindeki güçsüz olan tüm ülkelerin kanlarını vampir gibi emen, insan ticaretinden organ ticaretine kadar her türlü alçaklığın atına imza atan, kendilerinden başka bütün ırklara ölümü müstehak gören Avrupalılar mı daha namuslu yoksa tüm bu insanlık dışı alçaklıklara be şerefsizliklere karşı bizimle dertlenip bizimle dünyadaki zulümlere karşı dimdik duran Katarlılar mı daha namuslu!.

Gerçi Amerikalılar ile Avrupalıları sizlerle, Katarlıları da bizlerle geçmişe dönük kıyasladığımız zaman görüyoruz ki herkes ırkına ve ceddine çekiyor!.

Sizden de namuslu ve insan evladı olmayı beklemek hatanın en büyüğü zaten!.

Üstadın dediği gibi; Müslümanlık Batı’dan gelseydi siz bizden de çok Katarcı olurdunuz Vallahi!!!

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.