Site Rengi

HABER ÖZETİ
Millet İttifakı’nın fotoğraf karesine zor sığan Cumhurbaşkanı ve yardımcı adayları ..
Yavuz Ağıralioğlu’ndan İyi Parti kararı! “Bu vebale ortak olmayacağım!.”
Paris çöp yığınlarından yaşanmaz hale geldi!.
CHP’li Yunus Emre’den skandal sözler! “Yerel özerklik getireceğiz!.”
Murat Kurum, Hatay’da yapılacak deprem konutlarını paylaştı!.
Malatya’da Kılıçdaroğlu’na tepki! “Teröristlerle işbirliği yapan burada gezemez!.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan Hatay’da deprem konutları temel atma töreninde..
Ramazan Ayı’nda nasıl sağlıklı beslenebiliriz?. Dr. Ümit Aktaş’tan önemli tavsiyeler..
HÜDA PAR, seçimlere AK Parti listesinden girecek!.
Bayram ikramiyesi 2 bin lira oldu!.
7 bin 500 TL’nin üstünde emekli maaşı olanlar için düzenleme yapılmayacak!.
Yeniden Refah Partisi Cumhur İttifakı’na katıldı!.
Donald Trump, kendisini soruşturan savcıların görevden alınmasını istedi!.
Yeniden görülen Balyoz Planı Davası’nda karar..
Afetzede esnaf ve işletmeciye sıfır faizli acil destek kredisi..
Meteoroloji’den deprem bölgeleri için kuvvetli yağış uyarısı..
Tarım Kredi 900 üründe fiyatları sabitledi!.
45 bin yeni öğretmen ataması için tarihler belli oldu!.
Karamollaoğlu’ndan seçim vaadi! “AK Parti’nin kazanımlarını koruyacağız!.”
TOGG, 1 haftada 100 bin ön sipariş aldı!.
Son 3 gün.. Hangi cumhurbaşkanı adayı kaç imza aldı?.
Optimar’dan son seçim anketi! Erdoğan zirvede Kılıçdaroğlu düşüşte..
AB, Rusya’ya karşı 11. yaptırım paketine hazırlanıyor!.
Fransa yangın yeri! 1 milyonu aşkın Fransız sokağa indi!.
FETÖ’nün TSK’ya kripto sızmasında kodlar ortaya çıktı!.
Muhalefetten depremzedeye konteyner şartı! “Konteyner için CHP’ye ya da HDP’ye üye olmamı istediler!.”
Finlandiya’nın NATO üyeliği Dışişleri Komisyonu’nda kabul edildi!.
Türkiye’ye F-16 satışı konusunda ABD’den yeni açıklama..
2019 yılındaki bombalı saldırının faili yakalandı!.
Seçim sonuçlarının belirlenmesinde uygulanacak usul ve esaslar Resmi Gazete’de yayınlandı!.
DOLAR 19,0510
EURO 20,5023
ALTIN 1.211,97
BIST 5.031,98
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 15°C
Açık
İstanbul
15°C
Açık
Cts 14°C
Paz 19°C
Pts 11°C
Sal 9°C

Mustafa Şentop’un imzasını taşıyan yasa teklifi Meclis’e sunuldu! 1960 darbesinde alınan kararlar yok sayılacak!.

Mustafa Şentop’un imzasını taşıyan yasa teklifi Meclis’e sunuldu! 1960 darbesinde alınan kararlar yok sayılacak!.
10.06.2020
A+
A-

TBMM Başkanı Şentop’un imzasını taşıyan, Yassıada yargılamalarının hukuki dayanağının kaldırılmasını içeren kanun teklifi, Meclis Başkanlığına sunuldu.

Teşkilatı Esasiye Kanununun Bazı Hükümlerinin Kaldırılması ve Bazı Hükümlerinin Değiştirilmesi Hakkında Geçici Kanunun Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılması ve Neden Olunan Mağduriyetlerin Giderilmesi Hakkında Kanun Teklifi, TBMM Başkanlığına sunuldu.

Teklifin genel gerekçesinde, milletin vicdanında açtığı derin acının, uzun yıllar hissedilen 27 Mayıs 1960 askeri darbesinin, demokrasiye ve milli iradeye yönelik bir suikast olarak gerçekleştiği, milletin özgürleşme iradesine olduğu kadar kalkınma çabasına da engel olmuş bir tertip olduğu vurgulandı.

Gerekçede, 27 Mayıs 1960 askeri darbesinin, 12 Mart 1971’de, 12 Eylül 1980’de, 28 Şubat 1997’de ve en son 15 Temmuz 2016’da millete kasteden girişimlerin ilk halkası olduğuna işaret edilerek “Meşum bir hadise ve hastalıklı bir geleneğin ilk örneği olarak 27 Mayıs 1960 askeri darbesinde cisimleşen tavır, Türkiye’nin o tarihten itibaren mücadele ederek gerilettiği ve fakat her an kendisine karşı müteyakkız olunması gereken bir anlayışın ürünüdür. Bu anlayışın her an fırsat aradığı, son olarak, TBMM’nin dirayetiyle ve aziz milletimizin cesaretiyle alt edilen 15 Temmuz 2016 hain darbe girişiminde açık ve uyarıcı bir biçimde görülmüştür.” denildi.

Toplumun ve siyaset hayatının, çok uzun yıllar, 27 Mayıs 1960 askeri darbesiyle hukuk sisteminde açılan bir yarayla yaşamak zorunda kaldığı belirtilen gerekçede, 27 Mayıs 1960’teki darbenin sonunda kurulan Yüksek Adalet Divanı tarafından gerçekleştirilen ve “Yassıada yargılamaları” olarak bilinen hukuk garabetiyle Başbakan Adnan Menderes, Bakanlar Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ın idam edildiği anımsatıldı.

– “Milletin bizatihi kendisine yönelik bir zulüm olarak tecelli etmiştir”

“Açıktır ki bu cinayetler yalnızca bu üç önemli devlet adamına ve ailelerine değil, onları seçen milletin bizatihi kendisine yönelik bir zulüm olarak tecelli etmiştir.” denilen gerekçede, 27 Mayıs 1960 tarihinin, hukukun araçsallaştırıldığı, milli iradenin tepesinde bir kılıç gibi sallandığı bir dönemin miladı olduğu vurgulandı.

Yassıada yargılamaları ve ardından gerçekleşen idamların, neden oldukları bireysel mağduriyetlerin yanı sıra toplumsal ve siyasi hafızada tamiri çok zor yaralar açtığına işaret edilen gerekçede, söz konusu yargılamaların sebep olduğu mağduriyetlerin ve açtığı toplumsal yaraların mümkün olduğu ölçüde giderilmesi, demokratik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nde yasama organına düşen başlıca ödevlerden biri olması gerektiği vurgulandı. Bu kapsamda TBMM tarafından kabul edilen ‘Eski Başbakanlardan Adnan Menderes ve Eski Bakanlardan Fatin Rüştü Zorlu ile Hasan Polatkan’ın İmralı’da Bulunan Mezarlarının Nakli ve İsimlerinin Bazı Tesislere Verilmesi Hakkında Kanun’ ile ve bu kanunda değişiklik yapan kanunla, 27 Mayıs 1960 askeri darbesinin katlettiği devlet adamlarının itibarlarının hukuken iadesi noktasında önemli adımlar atıldığı belirtildi.

– “Bu kararların, hukuk alemimizden silinmesi”

Teklifin gerekçesinde şunlar kaydedildi:

“Milletten aldığı bir yetki bulunmaksızın yargı erkini kullanan Yüksek Adalet Divanının verdiği doğal hakim ilkesi başta olmak üzere, evrensel hukuk prensiplerine ve o tarihte yürürlükte bulunan anayasa hükümlerine açıkça aykırılık teşkil eden kararlar ne yazık ki halen hukuk sistemimizde varlıklarını ve bazı etkilerini sürdürmektedirler. Şeklen yargı kararı niteliği taşımakla birlikte esasen millet iradesini kaba kuvvetle gasbeden gücün siyasi arzularının maskesi niteliğinde olan bu kararların hukuk alemimizden silinmesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temelini oluşturan milli egemenlik, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü ilkelerinin gereği olarak tezahür etmekte ve ülkemiz hukuk tarihinin karanlık bir lekeden arındırılması adına zorunluluk arz etmektedir. Bu kanun teklifiyle 3374 ve 3623 sayılı kanunlarla atılan adımların devamı olarak, millete ait yargı yetkisini gasp eden ve evrensel hukuk kurallarını çiğneyerek temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldıran kararlar veren Yüksek Adalet Divanının kullandığı yetkilerin hukuki dayanağını oluşturan ve halen yürürlükte bulunan kanun hükümlerinin geçmişe dönük olarak yürürlükten kaldırılması amaçlanmaktadır. Teklif ile ayrıca yeni bir dava yolu öngörülerek Yüksek Adalet Divanının kuruluşuna ve yetkilerine ilişkin kanun hükümlerinin yürürlükten kaldırılmasıyla birlikte hükümsüz hale gelen kararlardan kaynaklanan zararların tazminine imkan sağlanmaktadır.”

Teklifle, millete ait yargı yetkisini gasbeden, evrensel hukuk kurallarını çiğneyerek temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldıran kararlar veren Yüksek Adalet Divanının kullandığı yetkilerin hukuki dayanağını oluşturan ve halen yürürlükte bulunan kanun hükümleri geçmişe dönük yürürlükten kaldırılacak.

Yeni dava yolu öngörülerek Yüksek Adalet Divanının kuruluşuna ve yetkilerine ilişkin kanun hükümlerinin yürürlükten kaldırılmasıyla hükümsüz hale gelen kararlardan kaynaklanan zararların tazminine imkan sağlanacak.

Teklifle, millete ait olan yargı yetkisini gasbeden ve temel hukuk kuralları ile 1960 yılında yürürlükte olan Anayasa’ya açıkça aykırı şekilde başta Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan’ın yaşam hakkı olmak üzere, birçok kişinin temel hak ve özgürlüklerini ortadan kaldıran yargılamaları yürüten Yüksek Adalet Divanının kullandığı yetkilerin, pozitif hukuktaki dayanağı yürürlükten kaldırılacak.

Böylece hukuk sistemi, hukuk devleti ilkesi ile kuruluşundan bu yana Türkiye Cumhuriyeti’nin temelini oluşturan “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.” prensibine açıkça aykırılık oluşturan hukuk kuralından arındırılacak.

Ayrıca bu kanunun, en temel insan haklarından olan mülkiyet hakkını, evrensel hukuk prensiplerinden biri olan masumiyet karinesine aykırı şekilde ayaklar altına alan hükmü ilga edilecek.

– Yüksek Adalet Divanı kararlarına yeni dava yolu

Teklifle ihdas edilecek geçici maddeyle, varlığı hukuki dayanaktan mahrum olacak Yüksek Adalet Divanının, hükümsüz hale gelen bütün kararlarının adli sicil ve her türlü arşiv kayıtlarından silinmesi, başvuru aranmaksızın Adalet Bakanlığınca resen yerine getirilecek.

Yüksek Adalet Divanı tarafından yürütülen yargılamalar sonucunda hakkında karar verilenlerin, bunlardan kaynaklanan maddi ve manevi zararlarının tazmini istemiyle, hakkında karar verilenler veya mirasçıları tarafından, kanunun yürürlüğe girmesini izleyen 2 ay içinde Danıştaya başvurularak Hazine aleyhine dava açılabilecek.

Bu kapsamda açılacak davalarda, Yüksek Adalet Divanı tarafından hakkında karar verilenlerin uğradıkları maddi ve manevi zararlar hesaplanacak. Davanın mirasçılar tarafından açılmış olması halinde her bir mirasçıya yalnızca kendi miras payı oranında ödeme yapılmasına karar verilecek.

Yüksek Adalet Divanınca hakkında karar verilenlerin haksız yere hürriyetlerinden mahrum kaldıkları için uğradıkları maddi ve manevi zararların tazmininde, bu madde kapsamında açılacak davaların karar tarihinde yürürlükte olan koruma tedbirleri sebebiyle tazminata ilişkin mevzuat hükümleri esas alınacak.

Maddi tazminat talepleri karara bağlanırken, uğranıldığı kesin olan ancak aradan geçen zaman sebebiyle tutar yönünden tespiti teknik olarak mümkün olmayan zararlar açısından hakkaniyete uygun, yaklaşık bir tutarın ödenmesine hükmedilecek.

– Tazminat davasında Danıştay İdari Dava Dairesi görevli olacak

Bu kapsamda açılacak davaların görülmesinde Danıştay Başkanlık Kurulu tarafından belirlenecek Danıştay İdari Dava Dairesi görevli olacak. Danıştay İdari Dava Dairesi tarafından verilecek karara karşı Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu nezdinde temyiz yoluna başvurulabilecek.

Tazminat ödenmesine ilişkin verilecek kararlar, kesinleşme tarihini izleyen 3 ay içinde yerine getirilecek.

Hazinenin talebi üzerine Danıştay tarafından maddi tazminatın taksitler halinde ödenmesine karar verilmişse, 3 aylık süre içinde maddi tazminata konu tutarın ilk taksiti ödenecek. Diğer taksit tutarları, kararın kesinleşme tarihini izleyen günden ödeme tarihine kadar hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenecek.

– 27 Mayıs 1960’tan itibaren geçerli olacak

Her durumda maddi tazminata ilişkin kararın tam olarak yerine getirilme süresi, kararın kesinleşme tarihini izleyen günden itibaren 1 yılı geçemeyecek.

Açılacak davalarda maktu harç alınacak ve dava sonunda kazanan taraf lehine maktu vekalet ücretine hükmedilecek. Bu davalarda İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun idari başvuruya ilişkin hükümleri uygulanmayacak.

Düzenleme, 27 Mayıs 1960’tan itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.

Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütecek.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.