Abdullah Gül’den skandal S-400 ve darbeci Sisi açıklaması!.
Abdullah Gül, Türkiye’nin Rusya’dan aldığı S-400 füze savunma sistemine ve Mısır’ın darbeci Cumhurbaşkanı Sisi hakkında skandal açıklamalarda bulundu..
Rusya’dan satın alınan S-400 füze savunma sistemine ilişkin “Doğru değil” açıklamasında bulunan 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye’nin darbeci Sisi ile barışması gerektiğini savundu.
Karar‘a konuşan 11. Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye’nin ana gündemini oluşturan konular hakkında tepki çekecek açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi‘ne yönelik de görüşlerini açıklayan Abdullah Gül, parlamenter sisteme geçişten yana olduğunu ifade etti.
“Sisi ile barışılmalı”
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün açıklamalarından satır başları;
“Akdeniz’i bir elmaya benzetirseniz ki, iki yarısı gibidir Türkiye ve Mısır. Dolayısıyla Türk-Mısır ilişkileri günlük meselelerin çok ötesinde dikkatle ele alınmak durumundadır, her iki ulusun çıkarları açısından çok önemli bir konuma sahiptir. Ama maalesef bugünkü durum da malûm. Ümit ederim ki nihayetinde aklı selim ile ilişkileri olması gerektiği yere taşıyacak bir yol bulunur.
“Türkiye, Avrupa’yla yer almalı”
Türkiye’nin, demokratik ve çoğulcu bir ülke olabilmesi için, Batı bloku içerisinde Avrupa’yla beraber yer alması gerekiyor.
“Rusya ile ölçü kaçtı”
Son dönemlerdeki ilişkilerde bu açıdan biraz ölçü kaçtı. Özellikle askeri alandaki S-400 meselesi belki en kritik olanı. Çünkü nihayette Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bütün standartları, miğferinden tutun da hava kuvvetlerine, kara kuvvetlerine kadar her şeyi NATO standartlarında. TSK’nın gücünün etkinliği de aslında oradan geliyor.
“S-400 almak doğru değil”
Bu açıdan o konuda açıkçası doğru yapılmadığı kanaatindeyim. Çünkü bir ülkenin bir elinde S-400, öbür elinde de bu silah sistemlerini by-pass etmek için geliştirilmiş uçakların olamayacağını asker ve diplomatların görmesi gerekirdi.
“Ali babacan’ı destekliyorum”
‘Partiyi destekliyorsunuz ama değil mi?’ sorusu üzerine; Tabii ki destekliyorum. Ali Bey’in karakterine, eğitimine, bilgisine, siyaset üslubuna güvenen ve takdir eden bir insanım.
“Benim tercihim tam demokratik parlamenter sistem”
O zaman yeni anayasa taslağı ortaya çıkınca açıkça söyledim. Şimdiye kadar Türk tipi bir parlamenter sistemle yönetildik. Vesayet sistemleri vardı, gölge kabineler vardı. Bunlar Türkiye’nin başına neler açtı. Bundan sonra da Türk tipi bir başkanlık sistemi olmasın dedim. Benim tercihim tam demokratik parlamenter sistemden yanadır. Bunu o zaman da konuştum tavrımı da ona göre koydum.
Biraz evvel tam demokratik parlamenter sistemden yana olduğumu beyan ettim. Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan önce Osmanlı Devleti Yemen’de dahi sandık kurmuş, seçim yaptırmış. Meclis-i Mebusan var. Parlamento geleneği Cumhuriyet’in öncesinde de var.”