Site Rengi

HABER ÖZETİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan CHP’ye iade-i ziyarette bulunacak..
Özgür Özel’den görüşme sonrası ilk açıklama..
Bedelli Askerlik ücreti 200 bin TL oluyor..
Türkiye İsrail ile tüm ticari anlaşmaları durdurdu!.
Erdoğan-Özel görüşmesinde masaya yatırılacak konular belli oldu..
Türkiye’den İsrail hakkındaki soykırım davasına müdahil olma kararı!.
ABD Merkez Bankası FED faizi sabit tuttu..
Taksim Meydanı’nda çıkma zorbalığında 210 gözaltı!.
Bitcoin piyasası tepe taklak!.
Yargıtay 30. turda da başkanını seçemedi!.
AK Parti’nin Besleme Medyası’nda Başkanlık Sistemi kavgası!.
Ali Erbaş’ın A 8 Long tutkusu bir türlü geçmedi!.
Temassız ödeme limitleri 1,500 TL’ye çıkarılıyor..
CHP’nin kazandığı Üsküdar Belediyesi’nde işçi kıyımı!.
5 ayda yüzde 200 zam gelen tavuk etine ihracat kısıtlaması geldi!.
ABD’de de protestocu öğrencilere “Okuldan Atma” tehdidi!.
CHP Lideri Özel’in 1 Mayıs Taksim programı belli oldu..
İyi Parti Lideri Dervişoğlu’ndan Yeni Anayasa açıklaması…
İngiliz köpeklerini bozguna uğrattığımız Kut’ül Amare zaferinin 108. yılı kutlu olsun…
CHP’den 1 Mayıs kararı!. “Hep birlikte Taksim’e yürüyoruz” diyerek duyurdular…
İBAN üzerinden tahsilat yapanlara verilecek para cezası miktarları belli oldu…
Başsavcılık alçak sapığa verilen İyi Hal İndirimine isyan etti!.
MHP’den TikTok’un kapatılması için TBMM’ye kanun teklifi!.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile CHP Lideri Özel’in görüşme tarihi belli oldu..
AK Partili vekilin Boğaza nazır malikanesi kaçak çıktı!.
Gözler Nisan ayı enflasyon rakamlarına çevrildi…
Dev ilaç firmasından Koronavirüs aşısı itirafı!.
AK Partili başkandan seçmene küstah sözler!. ORUCU BİZİMLE TUTUP İFTARI BAŞKASIYLA AÇIYORSUNUZ!.
İBAN üzerinden Vergi Hırsızlığı dönemi sona eriyor!.
CHP’li Belediyelerde Ahbap-Çavuş atamaları tam gaz devam ediyor!.
DOLAR 32,4165
EURO 34,7855
ALTIN 2.399,97
BIST 10.208,65

Süleyman Soylu’dan İstanbul Sözleşmesi açıklaması..

Süleyman Soylu’dan İstanbul Sözleşmesi açıklaması..
20.03.2021
A+
A-

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı sonrası açıklama yapan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Uluslararası sözleşmelerin varlığı veya yokluğu, vatandaşımızın karşı karşıya kalacağı herhangi bir suç şeklini önlemeye ilişkin sorumluluklarımızı ve bu sorumluluğun gereği olan çalışmalarımızı eksiltmez veya arttırmaz.” ifadelerini kullandı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye’nin çekildiği İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili bir açıklama yayımladı.

Bakan Soylu’nun açıklamaları şu şekilde:

Uluslararası sözleşmelerin varlığı veya yokluğu, vatandaşımızın karşı karşıya kalacağı herhangi bir suç şeklini önlemeye ilişkin sorumluluklarımızı ve bu sorumluluğun gereği olan çalışmalarımızı eksiltmez veya arttırmaz.

Ayrıca belirtmek gerekir ki milletler arası andlaşmalara, sözleşmelere taraf olmak kadar taraflıktan ayrılmak da her egemen devletin hakkıdır.
Aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadele, kadın cinayetlerini önleme konusunda bizi toplumumuza karşı sorumlu kılan, İstanbul Sözleşmesi’nin varlığı değildir. Anayasa’nın 10. Maddesi ve 41. Maddesi, TCK’nın ilgili maddeleri, “6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun”‘un ilgili maddeleri, bu konuda ilgili bakanlıklarla yürüttüğümüz eylem planı, İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen Kades, Elektronik Kelepçe İzleme Merkezi gibi uygulamalar, sayılarını 81’den 1086’ya çıkararak tüm ülkemize ve ilçe düzeyine yaydığımız “Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirlikleri” ve tüm bakanlıklarla uyumlu olarak yürüttüğümüz süreç, inanıyoruz ki bu mücadelede bizi vatandaşımıza karşı mahçup etmeyecektir.

Anayasamızın, kanunlarımızın, medeniyetimizin ve tüm değerlerimizin bize yüklediği görev ve sorumlulukları tamamen bir uluslararası sözleşmeyle cıro etmek ve eşitlemek, hem kendi büyük devlet geleneğimize, hem bin yıllık medeniyet birikimimize, hem de ortaya koyduğu gelişmeyle bölgesinde ve dünyada önemli bir güç haline gelen Türkiye’ye, özgüvenine, kendi yapabildiklerine ve kapasitesine haksızlık olacaktır.

Bir kadının şiddete uğraması ve bir kadının cinayete kurban gitmesi, insanoğlu tarafından kabul edilemez. Bununla birlikte, Türkiye’de kadın cinayetlerinin arttığı söylemi, tamamen yalandır ve eldeki veriler tarafından desteklenmemektedir.

Tüm suçlarla mücadele ettiğimiz gibi devletimiz, güvenlik güçlerimiz, elbette ki aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadeleyi de insan hakları çerçevesinde, “huzur, güven ve asayiş” anlayışıyla, vatandaşımızın herşeyin en iyisine layık olduğu bilinciyle, dün olduğu gibi bugün ve yarın da devam ettirecektir. Yakın zamanda herkes görecektir ki aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadelede atılan tüm adımların olumlu sonuçlarını alacağız ve dünyada bu mücadelenin örnek temsilcisi olacağız.

Uluslararası sözleşmelerin varlığı veya yokluğu, vatandaşımızın karşı karşıya kalacağı herhangi bir suç şeklini önlemeye ilişkin sorumluluklarımızı ve bu sorumluluğun gereği olan çalışmalarımızı eksiltmez veya arttırmaz.

Ayrıca belirtmek gerekir ki milletler arası andlaşmalara, sözleşmelere taraf olmak kadar taraflıktan ayrılmak da her egemen devletin hakkıdır.
Aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadele, kadın cinayetlerini önleme konusunda bizi toplumumuza karşı sorumlu kılan, İstanbul Sözleşmesi’nin varlığı değildir. Anayasa’nın 10. Maddesi ve 41. Maddesi, TCK’nın ilgili maddeleri, “6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun”‘un ilgili maddeleri, bu konuda ilgili bakanlıklarla yürüttüğümüz eylem planı, İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen Kades, Elektronik Kelepçe İzleme Merkezi gibi uygulamalar, sayılarını 81’den 1086’ya çıkararak tüm ülkemize ve ilçe düzeyine yaydığımız “Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirlikleri” ve tüm bakanlıklarla uyumlu olarak yürüttüğümüz süreç, inanıyoruz ki bu mücadelede bizi vatandaşımıza karşı mahçup etmeyecektir.

Anayasamızın, kanunlarımızın, medeniyetimizin ve tüm değerlerimizin bize yüklediği görev ve sorumlulukları tamamen bir uluslararası sözleşmeyle cıro etmek ve eşitlemek, hem kendi büyük devlet geleneğimize, hem bin yıllık medeniyet birikimimize, hem de ortaya koyduğu gelişmeyle bölgesinde ve dünyada önemli bir güç haline gelen Türkiye’ye, özgüvenine, kendi yapabildiklerine ve kapasitesine haksızlık olacaktır.

Bir kadının şiddete uğraması ve bir kadının cinayete kurban gitmesi, insanoğlu tarafından kabul edilemez. Bununla birlikte, Türkiye’de kadın cinayetlerinin arttığı söylemi, tamamen yalandır ve eldeki veriler tarafından desteklenmemektedir.

Tüm suçlarla mücadele ettiğimiz gibi devletimiz, güvenlik güçlerimiz, elbette ki aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadeleyi de insan hakları çerçevesinde, “huzur, güven ve asayiş” anlayışıyla, vatandaşımızın herşeyin en iyisine layık olduğu bilinciyle, dün olduğu gibi bugün ve yarın da devam ettirecektir. Yakın zamanda herkes görecektir ki aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadelede atılan tüm adımların olumlu sonuçlarını alacağız ve dünyada bu mücadelenin örnek temsilcisi olacağız.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.